Ege Yaşam Hastanesi’nde Hizmet Krizi: Hastalar Cevap Alamıyor, Güven Kaybı Derinleşiyor
Ege Yaşam Hastanesi’nde kan tahlilinden doğuma, acil servisten MR erişimine kadar birçok hizmette yaşanan aksaklıklar, hasta güvenliğini tehdit ediyor. Şikayetler sağlık sistemindeki denetim eksikliğini gündeme getiriyor.

Ege Yaşam Hastanesi’nde Hizmet Krizi: Hastalar Cevap Alamıyor, Güven Kaybı Derinleşiyor
BİLGE DOKTOR / İSTANBUL
Özel Hastanede Hastayla Bağ Koparsa Ne Olur?
İzmir Karabağlar’da faaliyet gösteren Özel Ege Yaşam Hastanesi, son aylarda artan hasta şikayetleriyle sağlık hizmetlerindeki güven krizine yeni bir örnek sunuyor. Kan tahlilinden MR erişimine, doğum sonrası rapor sürecinden yenidoğan muayenelerine kadar birçok temel hizmette ciddi iletişim ve yönetim sorunları yaşanıyor. Sağlık gibi hayati bir konuda “ulaşılamayan hastane” modeli ise kamuoyunda ciddi endişe yaratıyor.
Basit Bir Sonuç İçin Günlerce Uğraşmak Normalleşti mi?
Nurgül isimli hasta, basit bir kan sonucu almak için günlerce aradığını ancak hiçbir yetkiliye ulaşamadığını belirtti. Her aramada “10 dakika sonra arayın” denilerek geçiştirildiğini, sonuçlara ulaşamadan hastaneden ümidi kestiğini ifade etti. MR görüntülerine erişemediğini söyleyen Derya ise başka bir doktora muayene olmak isterken sistem hatalarıyla karşılaştığını, hastaneye ulaşma çabalarının yanıtsız kaldığını aktardı.
Steril Olmayan Ortamda Muayene: “Yanlış Müdahale Sonrası Şikayetlerim Arttı”
Kadın doğum polikliniğinde muayene olan Elif, hijyen standartlarına uymayan koşullarda muayene edildiğini, bu durumun ardından yeni sağlık sorunları yaşadığını söyledi. İlgili doktorun ise sorumluluk almadığını ve hatasını kabul etmediğini vurguladı. Sağlık hizmetinde hijyenin temel bir koşul olduğu düşünüldüğünde, bu durum hastane yönetiminin ciddi bir zafiyetini ortaya koyuyor.
Yenidoğandan Para Almak Yasal mı?
SGK’nın açıkça belirttiği 28 günlük muayene muafiyetine rağmen, Mustafa isimli hasta yakını 18 günlük bebeği için ücret talep edildiğini, itiraz ettiğinde ise hastane personelinin laubali tavırlarla “Yasal yollara başvurabilirsiniz” dediğini aktardı. Bu yaklaşım, hem etik dışı hem de yasa dışı olarak yorumlanıyor. Sağlık hakkının metalaştırıldığı bir ortamda yeni doğmuş bir bebek bile faturalandırılabiliyor.
Acil Serviste ‘İlgi’ Değil, Kırıcı Tutum
Eyfel isimli hasta yakını, daha önce aynı hastaneye çocuklarıyla birlikte defalarca gelmiş ve memnun kalmıştı. Ancak son acil servis deneyiminde karşılaştığı ilgisizlik, özellikle de 2 yaşındaki bebeğine yönelik doktorun duyarsız yaklaşımı, bu memnuniyeti tamamen yok etti. Gizem isimli hasta ise acil servis hemşiresinin damar yolu açamaması sonucu ellerinde morluklar oluştuğunu, ayrıca kaba tavırlarıyla hasta güvenini zedelediğini anlattı.
Fatura Beklemede, Hasta Beklemede
Tuncay adlı hasta yakını, çocuğu için yaptırdığı muayene sonrası sigorta şirketine sunmak üzere fatura istediğini, ancak aradan iki ay geçmesine rağmen belgeye ulaşamadığını belirtti. Her gün farklı bir görevli, farklı bir bahaneyle süreç uzatılıyor. Bu sadece bir belge sorunu değil; sağlık sistemine olan güvenin sürekli ertelenen cevaplarla nasıl aşındığını gösteren çarpıcı bir örnek.
Teşhis Krizi: “Kalbine Tel Kaçmış, Ama Önemi Yok!”
En çarpıcı şikayetlerden biri ise Fatma adlı hasta yakınına ait. Grip şüphesiyle getirilen bebeğin röntgen sonucu incelenirken, doktor tarafından kalbine yakın bölgede “tel gibi bir yapı” görüldüğü söylendi. Ardından doktor, bunun “zararsız” olduğunu ve bronşlara indiğini ekledi. Bu tıbbi açıklama, hasta yakınına güven vermediği gibi, teşhis sürecindeki belirsizliğin sağlık açısından yaratabileceği riskleri gözler önüne serdi.
Raporlar Onaylanmıyor, Sistem İşlemiyor
Tuba isimli anne, doğumdan üç ay geçmesine rağmen basit bir doğum raporunun hâlâ onaylanmadığını ifade ediyor. Doğum sonrası hem annenin hem bebeğin sağlığı için hayati öneme sahip takip raporları konusunda yaşanan bu aksaklık, hastanenin organizasyon eksikliğini ve iç iletişim yetersizliğini ortaya koyuyor.
Ege Yaşam Hastanesi Gerçekten ‘Yaşam’a Hizmet Ediyor mu?
74 şikayet, azımsanmayacak bir sayıya ulaşıyor. Üstelik her biri yalnızca hizmet aksaması değil, doğrudan hasta sağlığını ve güvenliğini ilgilendiren konular. Ege Yaşam Hastanesi, ismindeki “yaşam” kavramını hak etmek istiyorsa; hem hizmet süreçlerini hem de insan ilişkilerini köklü bir biçimde gözden geçirmek zorunda.