Terörle Mücadele Stratejisi, Şehit Ailelerinin Bitmeyen Çilesi!
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bir tane şehit ailesi, şehit eşi yok!
YUSUF İNAN YAZDI...
Terörle Mücadele Stratejisi, Şehit Ailelerinin Bitmeyen Çilesi!
Üzülerek söylemek zorundayım. Türkiye'nin Terörle Mücadele Stratejisinde ciddi sorunlar var.
Bu sorunlarla yüzleşemediğimiz sürece, Türk Milleti'nin çocukları şehit olmaya devam edecek. Şehit analarının gözündeki yaş kurumayacak.
Şehit tabutları dekor değil.
Şehit cenazeleri Yeşilçam filmi değil. Hepsi gerçek. Ateş düşen ocaklardaki yanan yürekler gerçek.
Askerlerimiz, 9'ar, 9'ar şehit düşüyorsa, bunun sorumlusu biziz, başkası değil.
Terör örgütlerine kızarak, üst perdeden konuşarak, çığlık çığlığa bağırarak bu sorun çözülemez.
Çözülmüyor da...
Tüm dünya görüyor, şehitlerin baba ocakları, evler üstlerine yıkılacak durumda. Son şehitlerimizden Sözleşmeli Er Müslüm Özdemir'in ailesinin yıkılacak bir evi de yok.
Ailesi deprem çadırında yaşıyor.
Türk Milleti'nin yaşadığı acılar bitmek bilmiyor.
Milli Şairimiz Mehmet Akif'in dediği gibi;
"Yâ Râb, bu uğursuz gecenin yok mu sabâhı? / Mahşerde mi bîçârelerin, yoksa felâhı! / Nûr istiyoruz… Sen bize yangın veriyorsun!
Yandık diyoruz… Boğmaya kan gönderiyorsun!"
Türk Milleti'nin kaderi hiç mi değişmez?
Akif'in serzenişinin üzerinden 100 yıldan fazla zaman geçmiş, aynı acıları tekrar tekrar yaşıyoruz.
Çünkü, sorunları halının altına süpürüyoruz.
Gözlerimizi yumuyoruz.
Görmezden geliyoruz.
FOTO: Ukrayna'da 5 kez indirilen ve çöp konteynerine atılan Türk bayrağı
Birileri, Ukrayna'da Türk bayrağını dalgalandıran, 25 yıldır Şehit Aileleri ve Gazilerin hakkını savunan gazeteciyi “terörist” ilan etmeye çalışıyor.
85 milyonluk Türkiye susuyor.
O gazetecinin açıklamalarını gazetelerine manşet yapan gazete yöneticileri susuyor.
Şehit eşine “terörist” damgası vuruluyor. (Babası Şehit, Anası “Terörist” Bir Çocuk!..)
Terörle Mücadele ederken ellerini ve gözlerini kaybeden Terörle Mücadele Gazisi "terör" suçlaması ile cezaevine atılıyor.
Şehit Aileleri dahil herkes susuyor!
Can Atalay, Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala için gözyaşı dökenler, dünyayı ayağa kaldıranlar, cezaevine atılan gazinin adını bile telaffuz etmiyor.
Yargıtay ile AYM Can Atalay için birbirleriyle savaşıyor! Şehit Aileleri ve Gaziler ile ilgili bir kelam etmiyor.
Yüreğimiz yanıyor!
FOTO: Ukrayna'da 5 kez indirilen Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın fotoğrafı
Ukrayna'da Türk bayrağını dalgalandıran gazeteci “terörist” ilan ediliyor.
Ukrayna'da dalgalanan Türk bayrağını indirip çöpe atanlara, Türkiye Cumhurbaşkanı'nın fotoğraflarını indirenlere kol kanat gerenler, “Türkiye'ye gelende randevu beklemeden bakanların kapısını tekmeyle açıyoruz diyenler, Dışişleri Bakanlığı'nda kırmızı halı ile karşılanıyor.
Hakimler ve Savcılar 25 yıldır Şehit Aileleri ve Gazilerin hakkını savunan gazeteciyi “terörist” yapmak için canla başla mücadele ediyor, hukuka aykırı belge düzenleyerek, devlete kumpas kuruyor.
Resmi belgelerde tahrifat yapıyor.
Adalet Bakanlığı susuyor, HSK susuyor.
9 askerimiz şehit edildi, ağla Türkiye!
İki hafta sonra, ikinci kez dokuz askerimiz şehit edildi, ağla Türkiye, ağla...
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bir tane şehit ailesi, şehit eşi yok!
Terörle Mücadele bu değil!
Bir ülkenin gazetecisi, muhabiri, hakimi, savcısı, polisi, istihbaratçısı, bürokratı el ele vermiş Şehit Aileleri ve Gazilerin hakkını savunan, Türk bayrağını dalgalandıran gazeteciyi "terörist" yapmaya çalışıyor.
Böyle bir ülkede şehit ateşi söner mi?
Siyasi partiler, Siyasi Parti Genel Başkanları, Gazeteci ve Yazarlar, Milletvekilleri, Can Atalay'ın hakkını savundukları kadar, Şehit Aileleri ve Gazilerin hakkını savunmuyor.
Böyle bir ülkede şehit ateşi söner mi?
Lütfen biraz samimiyet!
YUSUF İNAN / YEREL GÜNDEM
Twitter: @Yusufinan2023
İnstagram: yusufinan2023
İnstagram: fondinan2016
E-Mail: [email protected]