NATO Zirvesi’nde Tarihi Savunma Harcaması Taahhüdü: Yüzde 5 Hedefi, Ukrayna Mesajı ve Rusya Gerilimi

Lahey’deki NATO zirvesi, savunma harcamalarını 2035’e dek GSYH’nin yüzde 5’ine çıkarma kararını, Trump’ın Madde 5 çıkışı ve Ukrayna-Rusya gerilimiyle birlikte ele alıyor.

NATO Zirvesi’nde Tarihi Savunma Harcaması Taahhüdü: Yüzde 5 Hedefi, Ukrayna Mesajı ve Rusya Gerilimi

NATO Zirvesi’nde Tarihi Savunma Harcaması Taahhüdü: Yüzde 5 Hedefi, Ukrayna Mesajı ve Rusya Gerilimi

YEREL GÜNDEM / ANKARA

Savunma Bütçesinde Rekor Artış

Lahey’deki NATO zirvesi, 32 müttefikin 2035’e kadar gayrisafi yurt içi hasılanın (GSYH) yüzde 5’ini savunmaya ayırma kararına sahne oldu. Bu oran, uzun yıllardır tartışılan yüzde 2’lik çıtayı iki kattan fazla yukarı çekiyor. Yeni hedefe göre her ülke, savunma teçhizatına ve personeline yüzde 3,5, altyapı dayanıklılığı, siber güvenlik ve sivil-askerî iş birliği gibi alanlara ise yüzde 1,5 pay ayıracak. ABD Başkanı Donald Trump, “Artık Avrupa ve Kanada yılda bir trilyon doların üzerinde harcayacak” diyerek kararı kişisel zaferi ilan etti.

ABD’nin Baskısı, Avrupa’nın Tereddüdü

Ancak tablo göründüğü kadar yekpare değil. İspanya ve Slovakya, bütçelerini aynı hızda büyütmeye gönüllü olmadıklarını, “daha az harcayarak da hedefe ulaşabileceklerini” savunuyor. NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ise “Planlama hesaplarımız bu oranları zorunlu kılıyor; daha düşük bütçe gerçekçi değil” uyarısında bulundu. Belçika Başbakanı Bart De Wever da “Eğer yüzde 3,5’ten azıyla başarı sağlanabiliyorsa deneriz, ama NATO hesaplamaları boş değil” diyerek ihtiyatlı bir tavır aldı.

Trump’ın Madde 5 Açıklaması Gölge Düşürdü

Ortak savunmayı düzenleyen meşhur Madde 5, zirve kulislerinde yeniden gündeme geldi. Trump, zirveye giderken uçakta “Madde 5’e bağlı mısınız?” sorusuna “Tanıma bağlı” cevabını vererek belirsizliğe kapı araladı. Yine de sonuç bildirgesinde tüm müttefikler, ABD dâhil, “Madde 5’e sarsılmaz bağlılık” vurgusunu yeniledi. Rutte ve Avrupalı liderler, “Washington’ın desteğinden kuşku duymuyoruz” dese de Trump’ın sözleri transatlantik güvende soru işaretleri yarattı.

Ukrayna’ya Destek Tonu Azaldı

Geçen yıl Washington bildirgesinde Ukrayna’dan tam 60 kez bahsedilirken, bu yılki metinde Kiev’in adı yalnızca iki yerde geçti. Rutte, “Odak, Ukrayna’nın bugün savaşmasını sağlamak ve kalıcı barışı hazırlamak” dese de ton farkı belirgin. Destek taahhüdü sürse de üyeler, Kiev’in NATO üyeliği perspektifini zamana yaymaya hazırlanıyor. Letonya Savunma Bakanı Andris Spruds, “Üyelik mümkün ama tüm müttefiklerin uzlaşacağı uygun koşullar gerektiğinde” ifadesini kullandı.

Rusya Vurgusu Minimuma İndi

Sonuç bildirgesinde Rusya yalnızca bir kez anıldı; bu da Washington’ın metne müdahalesi olarak yorumlandı. Metin, “Müttefikler, özellikle Rusya’nın uzun vadeli tehdit oluşturması nedeniyle birlik içinde” cümlesiyle yetindi. Avrupalı diplomatlara göre bu tercih, NATO’nun “asli görevi” olan Avrupa güvenliğine odaklanma niyetini yansıtıyor. Önceki yıllarda Çin ve Hint-Pasifik’e yapılan göndermeler metinden tamamen çıkarıldı.

Kulis Gerilimi ve Zelenskiy’nin Konumu

Zirve öncesi Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy’nin, Hollanda Kraliyet ailesinin verdiği resepsiyona davet edilip edilmeyeceği bile tartışma yarattı. Bir NATO yetkilisi olası dışlamayı “tam bir PR felaketi” diye niteledi. Sonuçta Zelenskiy davet edildi ve Trump’la kısa bir görüşme yaptı. Trump bu teması “çok hoş” sözüyle özetlerken, Şubat ayında Oval Ofis’te yaşanan gerginliği hatırlatanlara “Putin’le konuşacağım, bakalım savaşı bitirebilir miyiz” yanıtını verdi.

Peki Sırada Ne Var?

Müttefikler, 2029’da hedeflerin gidişatını gözden geçirip jeopolitiğe göre yeni çıtalar belirleyecek. Ancak Washington’ın kararlılığı ve Avrupa başkentlerindeki bütçe tartışmaları, önümüzdeki on yılı NATO içinde sert müzakerelere gebe kılıyor. Savunma harcamasının milli bütçelerde nasıl karşılanacağı, Ukrayna’ya desteğin somutlaştığı ölçüde Moskova’nın tepkisi ve Trump’ın seçim sonuçları, NATO’nun 2035 yol haritasında belirleyici olacak.


www.yerelgundem.com