Ak Parti'ye ve Başkan Erdoğan'a Siber Darbe Planı mı?
AK Parti’nin dijital güvenliği, organize bir hacker grubunun sızma iddialarıyla gündeme geldi. İl ve ilçe teşkilatlarından milletvekili yakınlarına kadar uzanan geniş bir hedefleme iddiası Türkiye’de siyasi dengeleri nasıl etkiler?

YUSUF İNAN YAZDI...
Ak Parti’nin Dijital Güvenliği Sarsılıyor mu? Türkiye’de İktidar Partisini Hedef Alan Hacker Grubu Kim?
Türkiye’de siyasi gündem uzun süredir Cumhuriyet Halk Partisi’ndeki değişim tartışmalarına odaklanmışken, arka planda çok daha kritik bir iddia sessizce dolaşıyor: Ak Parti’nin il ve ilçe teşkilatları, yöneticileri, hatta milletvekillerinin aileleri dahi organize bir hacker grubunun hedefinde.
İstihbarat kaynaklarına yakın isimlerden alınan bilgilere göre bu hacker yapılanması, aylarca süren planlı çalışmalarla Ak Parti’nin yerel ve genel örgütlenme yapısına sızdı. Parti yöneticilerinin, il ve ilçe başkanlarının ve aile bireylerinin cep telefonları ile bilgisayarlarını zararlı yazılımlar aracılığıyla izlemeye aldıkları iddia ediliyor. Toplanan özel verilerin tek bir merkezde konsolide edildiği, buradan başka merkezlere aktarılabileceği yönünde uyarılar gündeme geldi.
“Ölü Bir Kadın” İddiası
İşin belki de en çarpıcı yanı, hacker grubunun başında olduğu iddia edilen kişinin bir kadın olması ve bu ismin, geçmişte Ak Parti camiası tarafından desteklenmiş bir profile sahip olması. Bu durum, partinin kendi içinden bilgi sızdırılabileceği ihtimalini daha da güçlendiriyor. “Ölü bir kadın bu kadar diri nasıl olur?” sorusu, bu yapının motivasyonunu ve gücünü sorgulayanların aklını kurcalıyor.
Kaynaklar, söz konusu kişinin “her iki Ekrem” olarak bilinen isimler ve yönetim kadrolarıyla da bağlantılı olabileceğini ve bu bağlantının Ak Parti’yi yıpratma amaçlı bir stratejik planın parçası olduğunu öne sürüyor.
Hedef Ne?
Berat Albayrak’ın Cumhurbaşkanı Yardımcılığı için isminin öne çıkmasıyla paralel bir dönemde bu hacker faaliyetlerinin hızlanması, siyasi analizciler açısından dikkat çekici. Bu grup, sadece Ak Parti’nin iktidarını zayıflatmak için mi devrede? Yoksa daha derin devlet ya da uluslararası istihbarat servisleriyle bağlantılı olarak mı hareket ediyor?
Türkiye’de 15 Temmuz darbe girişiminden sonra güvenlik aygıtları ciddi reformlardan geçse de, bu tip dijital sızıntıların hala nasıl mümkün olabildiği sorusu yanıtlanmayı bekliyor. Üstelik iddialara göre bazı kamu görevlilerinin de bu ağ tarafından manipüle edildiği öne sürülüyor ki bu, meselenin ulusal güvenlik boyutunu çok daha vahim hale getiriyor.
Neden Şimdi?
Siyasi analistler, böylesi karmaşık bir siber operasyonun, Berat Albayrak’ın yeniden güçlü bir pozisyona gelme ihtimalinin konuşulduğu bir süreçte gündeme gelmesini tesadüf saymıyor. Operasyonun görünür olması veya özellikle “sızdırılması”, Ak Parti içinde bir panik dalgası yaratmayı da hedefliyor olabilir.
Bir başka senaryo ise bu hacker grubunun hem Ak Parti hem CHP içindeki bazı isimlerle ilişkili olduğuna dair. Bu durumda Türkiye’nin önümüzdeki seçim sürecinde dijital güvenlik açısından ciddi sınavlar vereceği tahmin ediliyor.
Ak Parti Ne Yapmalı?
Bu iddialar doğrulanmasa dahi, Ak Parti’nin teşkilat düzeyinde ve bireysel ölçekte dijital güvenlik protokollerini en üst seviyeye çıkarması gerektiği çok açık. Özellikle parti yöneticileri ve aileleri, cep telefonu, bilgisayar, tablet gibi cihazlarını bağımsız siber güvenlik birimleriyle detaylı taramalardan geçirmeli. Hassas kişisel verilerin korunması sadece siyasi değil, aynı zamanda ulusal güvenlik meselesidir.
Bu iddiaların araştırılması, siyasi magazin boyutunu aşarak doğrudan Türkiye’nin devlet kapasitesini ilgilendiren bir dosya haline dönüşüyor. Ak Parti camiasında, konunun perde arkasını araştıracak bağımsız siber güvenlik uzmanlarının devreye girmesi hayati önem taşıyor.
Sonuç
İddialar gerçek mi, yoksa siyasi mühendislik mi? Bu soruların net yanıtı henüz ortada yok. Ancak siber güvenlik açıklarının, özellikle iktidar partilerini hedef alan gruplarca istismar edileceği gerçeği her zamankinden daha somut.
Ak Parti, iddialar doğruysa sadece siyasi bir komplonun değil, dijital çağın yeni tip savaş biçimlerinin de hedefinde olabilir. Türkiye’nin önümüzdeki dönemde bu saldırılara karşı alacağı stratejik önlemler, tüm siyasi dengeleri belirleyebilir.
Küçük bir ip ucu daha vermek gerekirse, burna gelen lağım kokusu İzmir körfezindeki lağım kokularına çok benziyor!!!
YUSUF İNAN / YURTTA SULH CİHANDA SULH
Twitter : @Yusufinan2023
Instagram : yusufinan2023
Instagram : fondinan2016
Email : [email protected]
Web: www.yerelgundem.com