AB’den Tartışmalı Göç Planı: Sığınmacılar Üçüncü Ülkelere Gönderilecek

Avrupa Birliği, göçmenleri transit geçtikleri ya da anlaşmalı üçüncü ülkelere göndermeyi planlıyor. Taslak düzenleme insan hakları savunucuları tarafından iltica hakkına “ölümcül darbe” olarak nitelendirildi.

AB’den Tartışmalı Göç Planı: Sığınmacılar Üçüncü Ülkelere Gönderilecek

AB’den Tartışmalı Göç Planı: Sığınmacılar Üçüncü Ülkelere Gönderilecek

YEREL GÜNDEM / ANKARA

Avrupa Birliği, göç krizine karşı tartışmalı bir adım atmaya hazırlanıyor. Avrupa Komisyonu, sığınma talebinde bulunan göçmenlerin transit geçtikleri veya AB ile anlaşmalı olan üçüncü ülkelere sınır dışı edilmelerini öngören yeni bir plan üzerinde çalışıyor. Henüz taslak aşamasındaki düzenleme, insan hakları örgütlerinden ve bazı siyasi gruplardan sert tepkiler aldı.

Yeni sisteme göre, artık göçmenlerin sınır dışı edilebilmesi için o ülkeyle doğrudan bağının bulunması gerekmeyecek. AB rotasında yer alan bir ülkeden geçmiş olmak bile, “bağ” sayılabilecek. Hatta bu da yeterli olmayabilir; sadece anlaşmalı olmak, bir ülkenin “güvenli üçüncü ülke” olarak kabul edilmesi için yeterli olacak.

İtiraz Hakkı Sınırlanıyor

Taslağa göre göçmenlerin planlanan nakil kararına itiraz etmesi sınır dışı işlemini durduramayacak. Ebeveynsiz çocuklar bu düzenlemenin dışında tutulurken, diğer göçmenler için süreç daha da sertleşiyor. Uygulamanın yürürlüğe girmesi için 27 AB üyesi ülkenin ve Avrupa Parlamentosu’nun onayı gerekiyor.

Türkiye ve Diğer Ülkeler Güvenli Ülke Listesinde

AB, geçtiğimiz ay Türkiye, Mısır, Hindistan, Kosova, Bangladeş, Fas, Tunus ve Kolombiya gibi ülkeleri “güvenli” statüsüne aldı. Bu statü, bu ülkelerden gelenlerin sığınma başvurularının çok daha kısa sürede ve düşük kabul oranlarıyla sonuçlanmasına neden oluyor. Türkiye, AB’ye geçişlerde önemli bir köprü görevi görmesine rağmen, artık daha fazla göçmenin geri gönderilebileceği bir destinasyon olarak görülüyor.

Uygulama Geçmişte İngiltere ve İtalya’da Denendi

Benzer politikalar daha önce İngiltere ve İtalya tarafından gündeme getirilmişti. İngiltere, göçmenleri Ruanda gibi Afrika ülkelerine göndermeyi denemiş, ancak uygulama yoğun eleştiriler nedeniyle tam anlamıyla hayata geçirilememişti. İtalya ise Balkanlardaki bazı bölgelerde göçmen merkezleri kurmayı hedeflemişti.

İnsan Hakları Kuruluşlarından Sert Tepki

Düzenlemeye karşı çıkanlar arasında insan hakları savunucuları ön planda. Uluslararası Af Örgütü temsilcisi Olivia Sundberg Diez, AB’nin bu uygulama ile “iltica sisteminden kaçınmaya çalıştığını” belirtti. Göçmen hakları organizasyonu PICUM’dan Silvia Carta ise planın, ailelerin bölünmesine ve insanların yargı süreci olmaksızın yabancı ülkelere gönderilmesine yol açacağı uyarısında bulundu.

Avrupa Parlamentosu Sol Grup milletvekili Estrella Galan, düzenlemeyi “iltica hakkına ölümcül darbe” olarak niteledi ve mültecilerin hiçbir koruma garantisi olmayan yerlere sürgün edileceğini savundu.

AB Neyi Amaçlıyor?

AB Komisyonu’nun bu planla, sığınma başvuru sürecini hızlandırmak, başvuruların daha erken reddedilmesini sağlamak ve bu kişileri daha kolay sınır dışı edebilmek istediği belirtiliyor. Resmî verilere göre 2023 yılında yaklaşık bir milyon kişi AB ülkelerine sığınma başvurusunda bulundu. Ancak sınır dışı kararı alınan kişilerin yalnızca yüzde 20’si gerçekten geri gönderilebildi.

Siyasi ve Hukuki Tartışmalar Sürüyor

Taslağın yasalaşması halinde, AB'nin iltica politikası temelinden değişmiş olacak. Ancak bu süreç sadece teknik değil, aynı zamanda siyasi ve hukuki yönleriyle de yoğun tartışmalar doğuruyor. Birçok üye ülkenin bu düzenlemeye sıcak bakmadığı, özellikle Doğu Avrupa ülkelerinin uygulamanın yükünü paylaşmak istemediği biliniyor.

Düzenleme, göçmenlerin geri gönderileceği ülkelerin güvenlik, insan hakları ve yaşam koşulları açısından ne derece uygun olduğu sorusunu da beraberinde getiriyor.

www.yerelgundem.com