Sinan Ateş cinayeti davasında sorulamayan sorular

Mahkeme Başkanı'ndan 15 polis hakkında suç duyurusu

Sinan Ateş cinayeti davasında sorulamayan sorular

Sinan Ateş cinayeti davasında sorulamayan sorular

Sinan Ateş davasının SEGBİS kayıtlarına Mahkeme Başkanı'nın soruşturmanın genişletilmesine ilişkin sorulara nasıl izin vermediği yansıdı. Alican Uludağ'ın haberi.

Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş cinayeti davasının 1-5 Temmuz günleri arasında yapılan duruşmalarına ilişkin SEGBİS kayıt çözümleri dosyaya girdi. Kayıtlarda, Mahkeme Başkanı'nın müşteki avukatlarının cinayete ilişkin dosyası ayrılan 17 şüpheli ile ilgili soruları reddetmesinin diyalogları yer aldı. Bu sorulardan ilki, cinayet saati öncesi ve sonrasında dönemin Mersin Milletvekili Olcay Kılavuz ile görüşen Tolgahan Demirbaş'a sorulmak istendi. Demirbaş, cinayetten bir gün sonra 31 Aralık 2023 tarihinde Ankara'nın Bağlıca Mahallesi'nde Olcay Kılavuz'un evinde gözaltına alınmıştı. 

Ateş Ailesi'nin avukatlarından Süleyman Kavak, Demirbaş'ın 31 Aralık gecesi 6 defa Olcay Kılavuz tarafından arandığına dikkat çekerek bunun nedenini sordu. Araya giren mahkeme başkanı ise soruya izin vermedi. Mahkemede şu diyaloglar yaşandı:

Mahkeme Başkanı: Avukat Bey aynı şeyi tekrar ediyorum. Bakın başka bir soru soracaksanız sorun. Biz o şahısları (Olcay Kılavuz'u kasten) yargılamıyoruz. Başka bir soru sormak isteyen var mı? CMK 225 madde çok açık

Cumhuriyet Savcısı: İddianame ile bağlıyız

Mahkeme Başkanı: Hüküm ancak hakkında dava açılan fail ve fiil hakkında verilir. Üçüncü şahıslar hakkında araştırma yapma yetkimiz ve görevimiz yok. Burası savcılık değil. Biz burada soruşturma yapmıyoruz. Kovuşturma yapıyoruz ve sanıklara hasren. Anlatabildim mi? Başka bir sorunuz varsa buyrun. Sorunuz var mı?

Avukat Süleyman Kavak: Başkanım biz bu kadar sıklıkla neden arandığını merak ediyoruz

Mahkeme Başkanı: Sizin merakınızı tatmin etmek gibi bir zorunluluğumuz yok. Sizi memnun etmek gibi kaygımız yok. Tamam mı?

Mahkeme Başkanı: İtiraz edin

Bu sırada mahkemenin tavrına karşı müşteki avukatları itiraz etti. Ancak mahkemenin katı tutumu devam etti. Avukatın Olcay Kılavuz'la ilgili basına yansımış iddialar olduğunu hatırlatması üzerine de Mahkeme Başkanı "Biz basına yansımış iddiaları araştırmıyoruz. Bizim görevimiz basına yansımış iddialar değil. Burada soruşturma yapmıyoruz bakın karıştırmayın. Müdahale etmeyin. Biz burada soruşturma yapmıyoruz. Sanıkları yargılıyoruz. İkisini birbirine karıştırmayın" yanıtını verdi.

Erzurum Ocak Başkanı ile görüşme 

Avukat Süleyman Kavak, ayrıca Tolgahan Demirbaş'ın cinayet günü Erzurum Ülkü Ocakları Başkanı Abdulkadir Gökçen ile 4 kez ne görüştüğünü de sordu. Bu sırada yine Mahkeme Başkanı tekrar araya girdi:  

Mahkeme Başkanı: Avukat Bey bunun ilgisi yok. Bu şahısları yargılamıyoruz bu dosyada

Avukat Süleyman Kavak: Hayır. İsimler meselesi çok önemli sayın başkanım

Cumhuriyet Savcısı: Başkanım biz de itiraz ediyoruz iddia makamı olarak. Bizim de itirazımız var. Bu tarz soruların dosya kapsamına bir katkısı olmayacağı aşikardır

Avukat Süleyman Kavak: Bilemeyiz ki

Cumhuriyet Savcısı: Sorulmamasını talep ediyoruz

Avukat Süleyman Kavak: Katkısı olmayacağını nereden kestiriyorsunuz?

Mahkeme Başkanı: Avukat Bey biz hakkında dava açılan şahısları ve onlara isnat edilen eylemlerle ilgili yargılama yapıyoruz. Üçüncü şahıslar bizim ilgimiz değil.

Avukat Süleyman Kavak: Peki tekrar sorayım sayın başkanım

Mahkeme Başkanı: O konularla ilgili araştırma yapma yetkimiz görevimiz yok. Başka bir soru sorun

Emre Yüksel'e Bolu'da MHP'lilerin araçları sordurulmadı

Davanın tutuklu sanığı olan ve cinayetin ardından tetikçi Eray Özyağcı'yı Ankara'dan İstanbul'a götürdüğü iddia edilen Ülkü Ocakları Genel Başkanı Emre Yüksel'e de duruşmada 2 Temmuz'daki sorgusu sırasında Bolu'da kendi araçlarıyla PTS'ye takılan MHP ve Bolu Ülkü Ocakları yöneticileri sorulmak istendi. Söz konusu kişiler o dönem Ülkü Ocakları Bolu İl Başkanı olarak görev yapan ve 14 Mayıs seçimlerinde MHP Bolu Milletvekili seçilen İsmail Akgül ve Bolu Ülkü Ocakları Başkan Yardımcısı Ramazan Özdemir'di.

Ayşe Ateş'in avukatı Ali Yücel, tutuklu sanık Tolgahan Demirbaş'ın Sinan Ateş'in öldürüldüğü 30 Aralık 2022 tarihinde, gece saat 22:35 sularında, PTS kayıtlarına Bolu ili Cumhuriyet Caddesi'nde takılan aracına İsmail Akgül'ün kullandığı ve Ramazan Özdemir'a ait araçların eşlik ettiğine dikkat çekti ve bu durumu Emre Yüksel'e 2 Temmuz'daki sorgusunda sormak istedi. Avukat Yücel'in bu sorusunun ardından mahkeme heyeti ile yaşanan şu diyaloglar tutanaklara yansıdı:

Mahkeme Başkanı: (PTS kayıtlarına istinaden) Dosyayla bir ilgisi yok, başka bir soru sorun

Avukat Ali Yücel: Sayın başkanım dosya kapsamında bu tutanaklar var

Mahkeme Başkanı: Yargılanan başka şahıs yok, sanıklardan başka

Avukat Ali Yücel: Sorumu tamamlayayım

Başkan: Reddedildi

Avukat Ali Yücel: Sayın başkanım sorumu tamamlayayım ben bu şahısları sormayacağım. Yani şahısları sormayacağım

Mahkeme Başkanı: Başka araç bizim davamızın konusu değil. Başka şahıs da bizim davamızın konusu değil. Başka bir soru sor

Avukat Ali Yücel: Sayın başkanım dosya kapsamında bu veriler var. Sayın başkanım tutanak tutulmuş

Mahkeme Başkanı: Verilerin olması bizim davamızın konusu değil. Başka bir sorunuz var mı?

Avukat Ali Yücel: Yani sayın başkanım dosyadaki veriler nasıl davanın konusu olamaz?

Mahkeme Başkanı: Biz sadece sanıklarla ve onlara istinat edilen fiillerle bağlıyız

Avukat Ali Yücel: Olayı gerçekleştirdiği esnada müşterek faillere ulaşabilmek adına maddi gerçeğe ulaşabilmek adına soru sorma hakkımızın önlendiği kanaatindeyiz. Bu tutanaklar dosya kapsamında var başkanım

Mahkeme Başkanı: Tamam, reddedildi

Mahkeme başkanının polislere tepkisinin kayıtları

Davanın tutuklu sanığı MHP'li Avukat Serdar Öktem'in 3 Temmuz'daki sorgusu sırasında ise Mahkeme Başkanı, müşteki avukatı Ali Yücel'i salondan atmak isteyince gerginlik çıkmıştı. Mahkeme Başkanı, talimatına rağmen avukatı dışarı çıkarmayan polislere tepki gösterirken haklarında suç duyurusunda bulunmuştu. Bu anlar da duruşmanın SEGBİS çözümü tutanaklarına şöyle yansıdı:

Mahkeme Başkanı: Atışmayın. Dışarıya çıkartırım. Atarım dışarıya. Her iki taraf için de söylüyorum

Avukat Ali Yücel: Sayın başkanım biz soru soruyoruz

Mahkeme Başkanı: Dışarıya çıkın. Avukat bey dışarıya çıkın. Çıkın dışarıya. Uyardım ben sizi. Kolluk görevlileri dışarıya çıkartın. Avukatı dışarıya çıkartın. Uyardım ben sizi. Dışarıya çıkart

Avukat Süleyman Kavak: Avukatı duruşma salonundan çıkartamazsınız

Mahkeme Başkanı: Avukat Bey dışarıya çıkın. Çıkartın dışarıya. Dışarıya çıkart. Çıkın dışarıya. Kolluk görevlileri avukatı dışarıya çıkartın. Çıkartın dışarıya. Müdahale etmeyin. Çıkartın dışarıya. Ben sizi uyardım. Bir daha müdahale etmeyecekseniz oturun. Bak son kez söylüyorum. Bir daha müdahale etmeyecekseniz oturun. Bir daha olursa atarım. (…) Ağzınıza hakim olamıyorsanız dışarıya çıkın. Bir daha kesinlikle atarım dışarıya. Sıfatınıza bakmam

Müşteki avukatı: Atabilirsiniz

Mahkeme Başkanı: Atın o avukatı dışarıya. O avukatı dışarıya çıkartın. Çıkartın. Ayağa kalk. Avukat bey ayağa kalkın. Orada gözlüklü, saçı olmayan bir avukat bey var. Dışarıya çıkartın o avukatı. Gözlüklü, bıyıklı. Görüyorum ben oradan. Dışarıya çıkartın o avukatı kolluk görevlileri. Görevini yapmayan kolluk görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunurum. Çıkartın dışarıya

Bu sırada müşteki avukatları mahkemeye itirazlarda bulundu. Ancak Mahkeme Başkanı itirazları reddederek avukatları dışarı çıkarmayan kolluk kuvvetlerine de kızarak polislerin de dışarı çıkmasını istedi. Bu sırada Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır, "Ben söyledim sayın hâkim" diyerek araya girdi. Mahkeme Başkanı da "Seni de atıyorum dışarıya. Çık dışarıya. Madem öyle. Çok sahiplenmeye meraklısın duruşma düzenini bozmaya. Sen de çık dışarıya. Çık dışarıya, çıkın dışarıya" dedi. 

Salonda bulunan polislerin Remzi Çayır'ı dışarı çıkarmaması üzerine sinirlenen Mahkeme Başkanı, "Polisler ne yapıyorsunuz siz. Çıkın dışarıya. Ben sizinle mi uğraşacağım. Çık dışarı. O polisler kimse onları da istiyorum. O dışarıya çıkartmayan polisleri de istiyorum. Emniyet müdürleri nerede, emniyet amirleri nerede. Buraya gelsinler. Kolluk amirleri buraya gelsin" ifadelerini kullandı.  Mahkeme Başkanı, polislere yönelik sözlerine "Ben 10 defa emir vermek zorunda değilim" diye devam etti.

Remzi Çayır'ın dışarı çıkarılmasının ardından yeniden konuşan Mahkeme Başkanı, konuşmasının devamında yargılamayı müşteki avukatları olmadan da yapabileceğini söyledi. Başkan, "En nihayetinde karar verecek olan biziz. Boşu boşuna atışmanızın hiçbir anlamı yok, şov yapmaya da gerek yok. Müvekkillerinize bir şeyleri ispat edecem diye burada düzeni bozamazsınız. Bir yere kadar avukatlığınızı tolere ederim" dedi.

Mahkeme Başkanı'ndan 15 polis hakkında suç duyurusu

Yaşanan tartışmaların Mahkeme Başkanı, arasında Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Düzgün ile Şube Müdürü Ulvi Aslan hakkında adli görevi ihmal iddiasıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.

Tutanakta 15 polisin isimleri sayılırken "Sanık Serdar Öktem'in savunması alındığı sırada duruşma düzenini bozduğu için müşteki Ayşe Ateş vekili Avukat Ali Yücel'in salondan çıkartılması yönünde müştekilerin bulunduğu tarafta görevli olan kolluk görevlilerine defaaten talimat verildiği halde, kolluk görevlilerince Mahkeme Başkanı tarafından verilen talimatın yerine getirilmediği, bu nedenle adı geçen avukatın duruşma salonundan çıkartılamadığı, avukatın duruşma salonu dışına çıkartılmasından vazgeçilmek zorunda kalındığı" ifade edildi.

DW