Başarısız Belediye Başkanına yeniden şans değil, yol verilmeli..
İzmir’de mevcut İl Başkanıyla seçime gitmek ne kadar faydalı olur?
Başarısız Belediye Başkanına yeniden şans değil, yol verilmeli..
SİNAN KARA YAZDI
CHP Genel Başkanlığını Özgür Özel’in kazanmasının ardından, İzmir’de ince hesaplar yapmaya başlandı. Tabir yerindeyse birçok Belediye Başkanı topun ağzında. Kılıçdaroğlu’nun yanında saf tutan Başkanlar mutsuz ve bir o kadar da endişeli.
Şimdi merak edilen Özgür Özel ve ekibi Belediye Başkanlığı için aday atamaları yaparken başarıyı mı bâz alacaklar, yoksa ekipçilik duygusuyla mı hareket edecekler?
Öyle anlaşılıyor ki süre darlığı gerekçesiyle önseçim olmayacak. Konuyla ilgili Özgür Özel’in yaptığı son açıklama aynen şu şekilde ;
“Veriye ve ölçme değerlendirmeye dayalı, bilimsel ve objektif kriterler olacak. Doğru yerde, doğru adayı, doğru şekilde ilan etmek seçimin yüzde 51'i. Bunun peşinden koşacağız. Eş, dost, arkadaş asla olmayacak. Asla hiçbir başkan değişim karşıtı diye cezalandırılmayacak. Hiçbiri değişimci diye ödüllendirilmeyecek. Bazıları ile ilgili sahadan çok şikayet geliyor. Anket yapacağız. Birden çok güvenilir anketle… Halk memnunsa devam edecekler, değilse değişecek. 11 belediyeden 2-3 tanesinden şikâyet geliyor. Ölçme değerlendirme yapacağız..”
Aslında yapılması gereken adayların önseçimle belirlenmesi olmalı. Hazır örgüte ve seçmenlere bir umut ve heyecan gelmişken, yapılacak bir önseçim bu işin tuzu biberi olur. Ancak verilen mesajlardan anladığımız kadarıyla, şu aşamada önseçim olmayacak gibi. Şayet olmuyorsa da Sayın Özel’in söyledikleri de doğru bir yöntem olur. Tabi bu söylemler lafta kalmazsa. Yakında bunu anlayacağız.
Biraz daha açarsak.
Öncelikle her bir Belediye Başkanının neci/kimci olduğundan öte, başarı kriterleri ve ardından parti aidiyeti dikkate alınmalıdır. Aksi halde parti de kimse kalmaz. Tabii ki öncelik başarı olmalıdır. Başarısız olan her kim olursa olsun ona elbette yol verilmelidir. Kimse böyle bir durumu yadırgamaz, yadırgayamaz. Ancak hizipçi ve önyargılı anlayışla hareket edilirse, CHP’yi toparlamak vaadi ile gelenler, partiyi yeni bir ayrışmanın eşiğine sürüklemiş olurlar.
Bu olumsuzluğun en yakın örneğini Kılıçdaroğlu’nun ilk yıllarında Önder Sav ve ekibinin İzmir’de yaptıkları kesme biçme operasyonlarında görmek mümkün. Hatırlayanlar vardır. O zamanlar bu ekipçilik takıntısı yüzünden parti de gönüllü çalışacak, koşturacak kimse bırakılmamıştı. Geçmişten ders çıkarmak gerekir.
Şimdi önümüzde çok değil 4,5 ay gibi bir süre kaldı. Birlik ve dayanışma içerisinde yapılabilecek bir seçimde, CHP’nin İzmir’den tulum çıkarması inanın çokta zor değil. Yeter ki lider liderliğini, yönetici yöneticiliğini yapsın. Kimsenin kaygısı olmasın ki örgüt üzerine düşeni fazlasıyla yapar.
Son olarak.
İzmir’de mevcut İl Başkanıyla seçime gitmek ne kadar faydalı olur, işte onu kestirmek zor. Çünkü sokaktan, halktan ve örgütten kopuk bir Başkan profili var karşımızda. Yerinde oturup seçimleri beklemeden, örgütü şimdiden harekete geçirebilecek bir anlayışa ihtiyaç var. Umarım biran önce bu işin bir çaresi bulunur. Aksi durumda, olası bir başarısızlıkta büyük katkısı olur. Demedi demeyin…
Notlar
-CHP kulislerinde, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı için Tunç Soyer, Cemil Tugay, Murat Bakan, Selin Sayek Böke ve Filiz Ceritoğlu Sengel’in ismi geçiyor.
-Kurultay öncesi iki taraflı oynayan, aynı zamanda görevlerinde “başarısız” olan Başkanlar vardı. Özellikle onların üzerlerinin çizildiğine dair bilgiler var. Paylaşmış olayım.
-İzmir’de bu dönem Belediye Başkanlığı için kadın siyasetçilerin ön plana çıkacağı konuşuluyor.