Babasız, Annesiz Bırakılan Çocukların Vebali Kimin Üzerinde?

İslam'a ve Müslümanlara terörist damgası vurdurdular!

Editor1

Aug 13, 2024 - 01:10 Updated: Aug 13, 2024 - 07:39

Babasız, Annesiz Bırakılan Çocukların Vebali Kimin Üzerinde?

YUSUF İNAN YAZDI...

Babasız, Annesiz Bırakılan Çocukların Vebali Kimin Üzerinde?

Eski AK Parti Milletvekili DEVA Partili Mustafa Yeneroğlu, annesi ve babası cezaevinde olan beşiz çocukları ziyaret etti. Çekilen fotoğraf gerçekten üzücü. Hiçbir AK Parti kurucusunun ve vicdan sahibinin bu manzaraya duyarsız kalması mümkün değil.

Beşizler sadece bir örnek! Ülkede, beşizler gibi mağdur olan on binlerce çocuk var. Cezaevlerinde annesiyle birlikte cezalandırılan yüzlerce bebek bulunuyor.

Bu vebal kimin?

Bu soruyu sormak zorundayız. En önemlisi de bu sorunun doğru cevabını bulmalıyız.

Fethullah Gülen ekibine göre tüm suç, AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti'de. AK Parti iktidarı, Doğu Perinçek ve MHP'ye kaptırdı. Devleti, Doğu Perinçek ve Devlet Bahçeli ekibi yönetiyor.

AK Parti, Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP, Devlet Bahçeli, Doğu Perinçek, Ergenekon sanıkları ve onları destekleyenlere göre ise suçlu Fethullah Gülen ve Cemaat.

Suçlu kim olursa olsun, mağdur olan Türk Milleti ve onun çocukları.

Bir anne düşünün, aynı anda beş çocuk dünyaya getirmiş ve hapse atılmış. Çocuklara dayıları bakıyor.

Bu ülke, dayısı olmayan veya olup da bakılmayan çocukların açlık ve sefaletten öldüğüne de tanık oldu.

AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir yandan Gazze'deki çocuklar için uluslararası arenada mücadele verirken, kendi ülkesinde beşizler, Ukrayna'da savaşın ortasında yaşamak zorunda bırakılan Elif ve Ayşeler gibi on binlerce çocuk benzer kaderi yaşıyor.

FOTO: Ukrayna - 2022- Elif ve Ayşe Ukrayna'da sığınakta...

AK Parti ve Başkan Erdoğan bu vebalden kurtulamaz...

Tarih, on binlerce çocuğun yaşadığı trajediyi mutlaka sorgulayacaktır.

Yüce Allah da, masum çocukların gözyaşlarını görüyor, onların lisanı haliyle yaptığı dualarını duyuyordur.

Kendi kudretine ve azametine uygun bir şekilde mutlaka bir cevap verecektir.

Fethullah Gülen ve ekibi de, Meriç'te boğulan, babasız annesiz bırakılan on binlerce çocuktan, cezaevlerinde dünyaya gelen bebeklerden sorumludur.

Fethullah Gülen ve Cemaate dünyanın anahtarları verildi, onlar kerameti kendilerinden sandılar. Allah'ı unuttular, lüks ve şatafata daldılar. Adalet terazisini devirdiler. İrşad ve tebliğ diye çıktıkları yolda darbe yaparak devleti ele geçirmeye kalktılar.

85 milyon Türk Milleti'ne ve insanlığa örnek olacak bir sisteme, İslam'a ihanet ettiler.

İslam'a ve Müslümanlara terörist damgası vurdurdular!

Hariciliğe saptılar!

Münafıkça işlere girdiler. Yüce Allah Hücurat suresinde "Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın" derken, kanunsuz olarak insanların telefonlarını dinlediler, maillerini takip ettiler. Evlerine, iş yerlerine gizli kamera koyarak mahrem görüntülerini kaydettiler ve internette yayınladılar. Vatanını ve milletini seven insanları işinden ve aşından ettiler. Para için fitne fesat çıkardılar. Masum insanlara iftira ettiler.

Para için, adak ve kurban pazarının rantı için, iftira attılar, kumpas kurdular ve bir aileyi parçaladılar.

Sayısız entrika çevirdiler.

Bank Asya'da kurucu hisseleri çalmaya kalktılar.

Türk Milleti'nin çocuklarına ByLock adıyla bir program yükleterek fişlettiler. ByLock serverını da MİT'e teslim ettiler. Nasıl bir entrika ve kumpas kurmuşlarsa, Türk Milleti bu bataklıktan yıllardır çıkamıyor.

17-25 Aralık yolsuzluk operasyonu dediler, Türk Milleti'ni, iş dünyasını haraca kestiler.

15 Temmuz'da darbeye kalkıştılar.

Düşman ve rakip gördüklerini, FETÖ'cü diye ihbar edip tutuklattılar. Sosyal medyada mağduriyet edebiyatı ile ajitasyon yaptılar.

İslam bu mu?

Hz. Muhammed irşad ve tebliğ yaparken böyle mi yapmıştı?

Şüphesiz en doğrusunu Allah bilir. Ancak, Türk Milleti'ne yaşatılan acıların vebali, Fethullah Gülen ve onun beş kişilik ekibine aittir.

Bu ekip, yalnızca Türkiye'ye ve Türk Milleti'ne zarar vermekle kalmadı; İslam'ın insanlığa rol model olacak diyalog ve hoşgörü mesajlarının önünü de kesti.

21.Yüzyıl'ın Yapay Zeka Çağı'nda, İslam'ın barış ve huzur getirecek evrensel mesajlarının dünya halklarına ulaşmasını engelledi.

Altın Nesil yetiştireceğiz derken, bir nesli mahvetti.

Bu büyük vebalden kaçmaları mümkün değil!

Üçüncü büyük vebalde Türk Yargı Sisteminin üzerinde...

Hukuka riayet etmeyen, Anayasa'yı askıya alan, masum insanları cezaevlerine atan, çocukları ve bebekleri uzun yıllar annesiz ve babasız bırakan Türk Milleti'ne büyük acılar yaşatan, hukuk ihlalleri ile Türkiye'yi dünyadan koparan, ülke ekoomisini felç ederek Türk Milletini sefalete sürükleyen hakimler ve savcılar da büyük vebal altındadır.

Hukuksuzlukların önüne geçmesi gereken, adalet terazisini düz tutması gereken Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi Başkan ve Üyeleri de büyük vebal altındadır.

Bu gün olmasa bile, yarın ilahi adalet tecelli edecek...

Türk Milleti'ne ihanet edenlerden hesabını soracaktır. Kimsenin yaptığı yanına kar kalmayacak, herkes yaptıklarıyla yüzleşecektir.