AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan’a Yönelik Nitelikli Darbe Planı: İçeriden Kuşatma Stratejisi
Medya, emniyet, yargı ve hatta parti içi yapılanmalara sızarak, sağlıklı hücrelerin içine kanserojen hücreler sokmak
Editor1
YUSUF İNAN YAZDI...
AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan’a Yönelik Nitelikli Darbe Planı: İçeriden Kuşatma Stratejisi
Günümüzde darbe denildiğinde, çoğu kişinin aklına gelen tarihsel olaylar 1960, 1980 darbeleri ve 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi’dir. Ancak, modern çağın getirdiği yeni darbe türleri bu geleneksel yöntemlerden çok daha sofistike ve tehlikeli. Bu yeni tür darbe, içeriye sızarak, sistemi içeriden çökertmeyi amaçlayan, sinsice ilerleyen bir stratejiye dayanıyor.
Bu stratejinin temel unsurlarından biri, medya, emniyet, yargı ve hatta parti içi yapılanmalara sızarak, sağlıklı hücrelerin içine kanserojen hücreler sokmak suretiyle sistemi çökertmektir. Sistemin içinde yer alan ve görünürde partiye veya lidere hizmet ediyor gibi görünen unsurlar, aslında Ak Parti ve Recep Tayyip Erdoğan’ı zayıflatmak için çalışmaktadır. Amaç, partinin etkisini azaltmak, liderin çevresindeki güvenilir kişileri itibarsızlaştırmak ve böylece lideri izole ederek hareket edemez hale getirmektir.
Bu strateji, klasik bir darbe yönteminden çok daha sinsi ve etkili olabilir. Çünkü hedef, doğrudan bir çatışmaya girmeden, sistemin kendi içinde çökmesini sağlamak. Medya organları bu stratejide kritik bir rol oynar. AK Parti'ye yakın görünen medya kuruluşlarına sızan unsurlar, bu organları partinin lehine çalışmaktan alıkoyarak, gücü pasifize eder. Bu durum, medyanın güya AK Parti'nin yanında olduğu izlenimi yaratırken, aslında partinin çıkarlarına zarar verir.
Benzer şekilde, emniyet ve yargı sisteminde de benzer sızmalar mevcuttur. FETÖ operasyonları örneğinde görüldüğü gibi, AK Parti'yi destekleyen geniş halk kitlelerini doğrudan hedef alan soruşturmalar, partiye karşı bir tepki oluşturma amacı taşır. Bu tür operasyonlar, halkın gözünde AK Parti'nin ve liderinin güvenilirliğini zedelemek için kullanılır.
Özellikle, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yakın çevresine yönelik saldırılar da bu stratejinin bir parçasıdır. Bilal Erdoğan, Berat Albayrak ve Sümeyye Erdoğan gibi isimler üzerinden yürütülen karalama kampanyaları, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gücünü zayıflatmayı hedefler. Aile üyeleri üzerinden yapılan bu tür saldırılar, liderin enerjisini ve gücünü azaltarak, partiyi ve lideri savunmasız bırakmayı amaçlar.
Bu stratejinin ne kadar etkili olduğunu 31 Mart - 23 Haziran 2019, 31 Mart 2024 yerel seçim sonuçlarında görmek mümkün. FETÖ soruşturmalarının geniş bir kitleyi doğrudan etkilediği ve bu durumun AK Parti’ye olan desteği zayıflattığı gözlemlenmiştir. Bu süreç, aslında bir nitelikli darbenin nasıl işlediğine dair çarpıcı bir örnek teşkil eder.
Sonuç olarak, AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik bu nitelikli darbe planı, klasik darbelerden çok daha tehlikeli ve etkili olabilir. Çünkü bu plan, partiyi ve lideri içeriden çökertmeyi hedefleyen, son derece sofistike bir stratejiye dayanıyor. Bu stratejiye karşı uyanık olmak ve gerekli tedbirleri almak, partinin ve liderin geleceği açısından hayati önem taşır.
Tarih, yalnızca darbelerin fiziki güçle değil, içeriden çökertme stratejileriyle de yapılabileceğini defalarca göstermiştir. Bu nedenle, AK Parti’nin ve Recep Tayyip Erdoğan’ın etrafındaki bu tehlikeli sızmaları ve stratejileri göz önünde bulundurması, gelecekte karşılaşabilecekleri zorlukları aşabilmeleri için kritik bir öneme sahiptir.
YUSUF İNAN / YEREL GÜNDEM
Twitter: @Yusufinan2023
İnstagram: yusufinan2023
İnstagram: fondinan2016
E-Mail: [email protected]
