Mevlid Kandili ve Siyasetin Çıkmazı: Mesajlarla Yetinen Bir Düzen, Çözüme Uzak Bir Yaklaşım

İslam Dünyasının Kanayan Yarası: Gazze, Kırım ve Uygurlar

Editor1

Sep 14, 2024 - 14:42

Mevlid Kandili ve Siyasetin Çıkmazı: Mesajlarla Yetinen Bir Düzen, Çözüme Uzak Bir Yaklaşım

YUSUF İNAN YAZDI...

Mevlid Kandili ve Siyasetin Çıkmazı: Mesajlarla Yetinen Bir Düzen, Çözüme Uzak Bir Yaklaşım

Bugün Türkiye’de siyaset dünyası Mevlid Kandili vesilesiyle sosyal medyada kutlama mesajları paylaşıyor. Kandil geceleri, cuma günleri ve şehitler için taziye mesajları, siyasetin ve kamuoyunun dikkatini toplayan başlıca etkinlikler arasında yer alıyor. Ancak bu tür mesajlar, toplumun içinde bulunduğu derin sorunlar ve çözümsüzlükler karşısında yetersiz ve yüzeysel kalıyor. Günümüzde siyasetin sadece manevi günler ve şehitlerle ilgili mesajlar paylaşarak görevini yerine getirdiğini düşünmek, toplumsal sorunların göz ardı edilmesine yol açan bir algı oluşturuyor.

Toplumun Gerçek Sorunlarına Duyarsız Siyaset

Türkiye’de halkın yaşadığı ekonomik sıkıntılar, işsizlik, sosyal adaletsizlik ve eğitim sorunları giderek derinleşiyor. İnsanlar, yaşam mücadelelerini sürdürmekte zorlanırken, siyasetin bu sorunlara çözüm üretmektense, çoğunlukla yüzeysel mesajlarla yetinmesi dikkat çekiyor. Oysa, toplumun gerçek sorunlarıyla ilgilenen ve bunları kamuoyuna duyuran siyasetçiler de var. Mustafa Yeneroğlu ve Ömer Faruk Gergerlioğlu gibi isimler, bu süreçte insan hakları, adalet ve mağduriyetleri dile getirerek siyasetin asıl görevi olan topluma hizmeti hatırlatıyorlar. Ancak bu sesler, genellikle daha geniş bir siyasi alan tarafından yeterince duyulmuyor veya görmezden geliniyor.

Siyasetin önemli bir görevi, toplumsal refahı sağlamak ve vatandaşların sorunlarına kalıcı çözümler üretmektir. Ancak Türkiye'de birçok siyasi figür, bu asıl görev yerine sembolik manevi mesajlar vermekle yetiniyor. Kandil kutlamaları ve şehit taziye mesajları elbette önemli; ancak bu mesajlar, toplumun karşı karşıya olduğu temel sorunların çözümü için yeterli değil. Toplum, işsizlik, ekonomik çöküntü, eğitimde fırsat eşitsizliği ve adalet sistemindeki aksaklıklar gibi devasa sorunlarla boğuşurken, siyaset bu sorunlara nasıl somut çözümler getirecek? Bu sorunun cevabı çoğu zaman eksik kalıyor.

Dini Ritüeller ve Sosyal Yardımların Anlam Kaybı

Bugün camilere gidildiğinde, hutbelerde en sık duyulan çağrılar cami inşaatı, Kuran kursları ve dini binaların yapımına yönelik yardım talepleri oluyor. Bu talepler, elbette dinin yayılması ve öğretilmesi adına önemli olabilir; ancak İslam’ın temel öğretisi olan "insana hizmet" ve "komşu hakkı" sıklıkla göz ardı ediliyor. Hz. Muhammed'in (SAV) sünnetine baktığımızda, İslam Peygamberi’nin yardıma muhtaç komşuya, yetime ve fakire büyük önem verdiğini görüyoruz. Ancak bugün, ne cami ne de toplumsal dinî kurumlar bu insani yardımları gündemine alıyor. Peygamberimiz döneminde insanlık onuru, adalet ve merhamet esas alınmışken, günümüz İslam dünyasında bunlar yerine maddi yapılar ve şekilcilik ön plana çıkmış durumda.

Hiçbir camide bir imamın hutbede mahalledeki bir fakir için yardım talep ettiğini duymuyoruz. Çocukların okul masrafları, iş bulamayan gençler, evlenmek isteyen ancak maddi sıkıntılarla boğuşan çiftler gündeme getirilmiyor. Oysa İslam’ın en temel ilkelerinden biri, “komşusu açken tok yatan bizden değildir” düsturudur. Ne yazık ki, bu öğreti göz ardı ediliyor ve insanlar yalnızca ritüellere sıkıştırılan bir din anlayışına mahkûm ediliyor. Halbuki İslam, toplumsal yardımlaşmayı, dayanışmayı ve insan onurunu korumayı öğütler.

Mevlid Kandili ve İslam Dünyasının Unuttuğu Miras

Bugün Mevlid Kandili’nde İslam Peygamberi’nin dünyaya gelişi kutlanıyor. Hz. Muhammed’in doğumu, o dönem cahiliye döneminin karanlıklarından kurtuluşu simgeliyordu. Kız çocukları diri diri toprağa gömülmekten kurtulmuş, kadınlar insani haklarına kavuşmuş ve hak, hukuk gibi kavramlar değer kazanmaya başlamıştı. Ancak bugün, Mevlid Kandili’ni kutlayan birçok kişi ve kurum, İslam Peygamberi’nin sünnetini, yolunu ve öğretilerini unutmuş gibi görünüyor. İslam, sadece ritüellerden ve şekilden ibaret bir din değildir. Hz. Muhammed’in öğretileri, merhameti, adaleti ve insan onurunu korumayı hedefler. Ne yazık ki, bugün İslam dünyası bu öğretilerden uzaklaşmış durumda.

İslam Dünyasının Kanayan Yarası: Gazze, Kırım ve Uygurlar

İslam dünyası, Hz. Muhammed’in öğretilerinden uzaklaşmanın bedelini ağır ödüyor. Filistin’de Gazze kan ağlıyor, Kırım Rusya tarafından işgal edilmiş durumda, Doğu Türkistan’da Uygur Müslümanları sistematik zulme maruz kalıyor. Tüm bu trajediler karşısında İslam dünyası sessiz ve çaresiz kalmış durumda. Müslüman liderler ve siyasetçiler, bu zulümlere karşı somut adımlar atmak yerine, çoğu zaman sadece kınama mesajlarıyla yetiniyorlar. Halbuki İslam dünyası, Hz. Muhammed’in (SAV) adalet ve insan haklarına verdiği önemi hatırlayarak, bu sorunlara çözüm üretmekle yükümlüdür.

yüzyılda teknoloji ve bilim insanlığa büyük ilerlemeler sunarken, İslam dünyası ne yazık ki bu gelişmelere ayak uydurmakta zorlanıyor. Bilim, teknoloji ve insan hakları gibi alanlarda Müslümanlar geride kalıyor ve bu da İslam dünyasının küresel arenada etkisini azaltıyor. Hz. Muhammed’in (SAV) dünyaya getirdiği adalet, merhamet ve insan hakları anlayışı, bugün yeniden hatırlanmalı ve uygulanmalıdır.

Sonuç: İslam’ı Yeniden Hatırlamak

Mevlid Kandili’nde Hz. Muhammed’in (SAV) dünyaya gelişini kutlarken, onun öğretilerini yeniden düşünmek zorundayız. İslam, şekilden ibaret bir din değildir. İslam, insan onurunu, adaleti, merhameti ve yardımlaşmayı merkeze alan bir inanç sistemidir. Bugün siyaset dünyası ve İslam toplumları, bu temel öğretileri hatırlayarak, insanlığa umut ve rehber olmalıdır. Ancak o zaman, İslam dünyası ve insanlık, gerçek anlamda refah ve barışa ulaşabilir.

Kandil Mesajı Yerine Bu Fotoğrafları Paylaşın!

FOTO: Ukrayna - Türk ve Müslüman kızları Elif ve Ayşe Ukrayna'da savaşın içinde, sığınakta. 7 yıldır Ukrayna'da şehir dışında ıssız bağ evinde yaşam mücadlesi veriyor.

FOTO: Türkiye - Beşiz çocuklar ve ablası depremzede dedelerine sığındı. Annesi ve babası aynı anda cezaevine atıldı. Ak Parti eski Milletvekili Mustafa Yeneroğlu altı kardeşi ziyaret etti.