Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisini ve etrafındaki liyakatli insanları koruyabilecek mi?

Erdoğan’ın Üzerindeki Yük Neden Ağırlaşıyor?

Editor1

Sep 18, 2024 - 09:23

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisini ve etrafındaki liyakatli insanları koruyabilecek mi?

YUSUF İNAN YAZDI...

Erdoğan’ın Üzerindeki Yük Neden Ağırlaşıyor?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yıllar içindeki mücadelesi, hem Türkiye’de hem de dünya siyasetinde derin izler bıraktı. Fakat bugün, Erdoğan’ın sırtındaki yük, her zamankinden daha ağır. Bu ağırlık, yalnızca siyasi baskılar ya da küresel meydan okumalarla sınırlı değil; aksine, kendi ekibinden kaynaklanan zayıflıklar da bu yükün altında yatan sebepler arasında yer alıyor.

Fatih Altaylı’nın yazdığı gibi, Erdoğan’ın çevresinde “ehliyet ve liyakat” sahibi insanların eksikliği, bu yükün en önemli unsurlarından biri. Altaylı’nın “Cumhurbaşkanı’nın uçağına alınan gazeteciler” üzerinden yaptığı tespit, aslında daha geniş bir sorunu işaret ediyor: Erdoğan, etrafındaki ekibin liyakatinden şüphe duyan bir lider olarak yalnızlaşıyor mu?

Bülent Arınç’ın, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a dair sözleri hâlâ hafızalardaki tazeliğini koruyor: “Yumurta gibi delikanlı bakın ne hâle geldi?” Bu sözler, Erdoğan’ın siyasi yükünün ne kadar ağır olduğunu gözler önüne seriyor. Oysa Erdoğan, sadece Türkiye’yi yönetmekle kalmıyor; aynı zamanda küresel meselelerde de aktif rol oynuyor. Bu rol, elbette büyük bir liderin omuzlarına yüklenen kaçınılmaz bir sorumluluk. Fakat bu yükü hafifletecek bir kadronun eksikliği, Cumhurbaşkanı’nın zamanla daha da yıpranmasına neden oluyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün açılışında yaptığı konuşmada, FETÖ ile mücadelede asıl sorumluluğun “ehliyet ve liyakat” sistemini inşa etmekten geçtiğini vurguladı. Bu sözler, önemli bir gerçeğe işaret ediyor: Türkiye’de liyakat ve ehliyet eksikliği, sadece devletin değil, Erdoğan’ın da en büyük sorunlarından biri. Çünkü etrafında liyakat sahibi insanlar yoksa, o yükün ağırlığı katlanarak artar.

Erdoğan’ın etrafındaki kadro, onu yukarı çekmek yerine daha fazla ağırlık yaratıyorsa, bu durumda Erdoğan’ın üzerindeki baskı katlanarak artıyor. Ehliyet ve liyakat sahibi insanlar, sessizce işlerini yapan, mütevazı duruşlarıyla tanınan kişilerdir. Fakat böyle insanlar, ne yazık ki dalkavukların arasında fark edilmezler. Dalkavuklar, Erdoğan’ı yanıltırken, halkla arasında mesafe koyarken, Erdoğan’ın yükü ağırlaşıyor. Peki, bu liyakat eksikliğini gidermek mümkün mü?

Fatih Altaylı’nın belirttiği gibi, “ehliyet ve liyakat” sahibi insanlar kendilerini göstermekten uzaktır. Onlar, “olmuş ekin başakları” gibidir; mütevazı, ama değerli. Ancak Türkiye’nin siyasi ikliminde doğruyu söyleyenlerin dokuz köyden kovulduğu bir gerçek. Bu da, liyakat sahibi insanların sistemde kök salmasını zorlaştırıyor. Erdoğan, doğru insanları etrafına toplamakta ne kadar başarılı olabilir? Çünkü etrafındaki dalkavuklar, gerçek ehliyet ve liyakat sahibi insanları yok etmeye çalışırken, Cumhurbaşkanı’nın eli kolu bağlı kalıyor.

Bugün Türkiye’nin en büyük sorunlarından biri, makamların ehil olmayan kişilerce işgal edilmesidir. Erdoğan’ın yükünün ağırlaşmasının en büyük sebeplerinden biri de budur. Liyakat sahibi insanlar yerine, geçmişi karanlık, çıkar ilişkilerine dayanan, hatta CIA ya da FETÖ ile ilişkisi olduğu belgelenmiş kişiler, makamlara rahatça ulaşabiliyor. Oysa asıl liyakat sahibi insanlar, yaftalanıp susturuluyor.

Erdoğan’ın “ehliyet ve liyakat” arayışında ne kadar ısrarcı olduğu büyük bir soru işareti. Eğer bu arayışta samimi ise, karşısındaki entrikalar, iftiralar ve karalamalarla nasıl başa çıkacak? Çünkü liyakat sahibi insanların, bu yozlaşmış düzen karşısında ayakta durmaları zor. Her an bir yafta, bir komplo ile itibarsızlaştırılmaları mümkün. Bu durumda, Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisini ve etrafındaki liyakatli insanları koruyabilecek mi?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin geleceği için büyük adımlar atarken, omuzlarındaki yükü hafifletecek bir kadroya ihtiyaç duyuyor. Bu kadro, yalnızca yetenekli ve bilgili olmakla kalmayıp, aynı zamanda sadık ve dürüst olmalı. Ancak bugünkü Türkiye’de, “ehliyet ve liyakat” sahibi insanlar her geçen gün daha da gözden düşüyor. Bu da Erdoğan’ın yükünü daha da ağırlaştırıyor.

Sonuç olarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın üzerindeki yük, etrafındaki liyakatsiz insanların varlığıyla her geçen gün daha da büyüyor. Liyakat ve ehliyet sahibi insanların sistemde yer bulamaması, Erdoğan’ı yalnızlaştırıyor ve yıpratıyor. Bu yükü hafifletmek için, liyakatli insanların önünün açılması ve dalkavukların etkisinin kırılması gerekiyor. Ancak böyle bir reform, Türkiye’nin geleceği ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın siyasi gücü açısından hayati önem taşıyor.