Masumiyet Karinesi Tartışması: AK Partili Yazıcı’dan İmamoğlu Soruşturmasına Eleştiri
Masumiyet Karinesi Tartışması: AK Partili Yazıcı’dan İmamoğlu Soruşturmasına Eleştiri
Editor1
Masumiyet Karinesi Tartışması: AK Partili Yazıcı’dan İmamoğlu Soruşturmasına Eleştiri
YEREL GÜNDEM / TÜRKİYE
Evrensel Hukuk Vurgusu
AK Parti Genel Başkaan Yardımcısı Hayati Yazıcı, Ekrem İmamoğlu ve bazı İBB yöneticileri hakkında yürütülen soruşturmaya ilişkin Ankara’da düzenlenen Anadolu Sohbetleri buluşmasında konuştu. Yazıcı, adli mercilerin gizlilik kararına rağmen basında geniş yer bulan iddiaların masumiyet karinesini zedeleyebileceğini belirterek yargı süreçlerinin geciktirilmeden tamamlanmasını istedi.
Kamuoyunda merak uyandıran dosya henüz soruşturma aşamasında bulunuyor. Yazıcı, hem siyasi rakiplerin hem medya kuruluşlarının “etik sınırları koruması” gerektiğini dile getirdi.
İddianamenin Hızla Hazırlanması Çağrısı
Yazıcı, soruşturmanın uzamasının “siyasi tartışmayı körüklediğini” söyledi. İddianamenin ivedilikle hazırlanması ve davanın kısa sürede karara bağlanması gerektiğini savunan AK Partili isim, “Her gecikme, kamuoyunda bilgi kirliliğini büyütüyor” ifadelerini kullandı.
Yargı mensuplarına yönelik “zamanında karar” vurgusu, son günlerde Türkiye’de çok konuşulan uzun tutukluluk ve yargılamaların toplumsal etkisi tartışmalarını da yeniden alevlendirdi.
Soruşturmanın Medyaya Yansıma Şekli Eleştirildi
Basın mensuplarının dosyaya ilişkin sorularını yanıtlayan Yazıcı, özellikle iddiaların “çarşaf çarşaf” verilmesini sakıncalı bulduğunu belirtti. Uluslararası hukukun temel direklerinden biri olan masumiyet karinesini hatırlatan AK Partili yönetici, “İddialar kesinleşmiş hüküm gibi sunulmamalı” diye konuştu.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ise daha önce yaptığı açıklamada, soruşturma dosyasını “siyasi baskı” olarak nitelemiş ve şeffaflık çağrısı yapmıştı. İmamoğlu’nun ekibi, belediyenin tüm ihalelerini ve harcamalarını kamuoyuna açık platformlarda paylaştıklarını söylüyor.
CHP Kurultay Dosyası ve Hukuki Çerçeve
Gazeteciler CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’na ilişkin yürütülen ayrı soruşturmayı da gündeme getirdi. Yazıcı, yargı süreci devam eden bir dosya hakkında “kamuoyu önünde polemik oluşturmanın hukuki açıdan sağlıklı olmadığı” yönündeki görüşünü yineledi.
Muhalefet partileri, soruşturmaların “siyasete yargı müdahalesi” anlamına geldiğini savunurken, iktidar cephesi mahkemelerin bağımsızlığına atıf yapıyor. Hukukçular ise dosyaların olgunlaşmadan basına servis edilmesinin yargı bağımsızlığını zedeleyebileceği görüşünde.
Siyasi İklimde Adalet İnşası
Türkiye’de uzun süredir tartışılan “yargıya güven” başlığı, Ekrem İmamoğlu davası ile bir kez daha gündeme geldi. Avrupa Konseyi raporları, Türkiye’deki uzun yargılama sürelerini eleştirirken, siyasi davaların kamuoyunda daha çok yankı uyandırdığına dikkat çekiyor.
Yazıcı’nın açıklaması, iktidar partisi içinde de masumiyet karinesini hatırlatan nadir seslerden biri olarak değerlendiriliyor. Siyasi analistler, “AK Parti, uluslararası kamuoyuna hukuk devleti vurgusu yapmak istiyor” yorumlarını dile getiriyor. Ancak dosyanın seyri, muhalefet ile iktidar arasındaki yargı tartışmasını sıcak tutacağa benziyor.
Yargı Reformu Gündemde mi?
AK Parti yönetimi, bu dönem Meclis’e yeni bir yargı paketi sunmayı planlıyor. Taslak metne göre, soruşturma süreçlerinin şeffaflaştırılması, gizlilik kararlarının net kriterlere bağlanması ve “yargı sürecinde medya etik kodları” oluşturulması öngörülüyor.
Sivil toplum kuruluşları, paketin gerçek bir reforma dönüşmesi için “bağımsız denetim” mekanizması talep ediyor. Hukukçular ise masumiyet karinesini korumanın, savunma hakkının genişletilmesinden geçtiğini vurguluyor.
