Kıbrıslı Türkler eğitimde siyasal İslam’a karşı ayakta: Kıbrıs laiktir laik kalacak
Kıbrıslı Türkler, başörtüsü düzenlemesi ve laik eğitimi tehdit eden gelişmelere karşı Lefkoşa’da büyük bir protesto düzenledi. Göstericiler siyasal İslam’a karşı kararlı mesajlar verdi.
Editor1
Kıbrıslı Türkler eğitimde siyasal İslam’a karşı ayakta: 'Kıbrıs laiktir laik kalacak'
YEREL GÜNDEM / ANKARA
Lefkoşa’nın kuzeyinde binlerce kişi sokağa döküldü
Kıbrıslı Türkler, Türkiye’nin laik eğitime müdahale ettiği ve siyasal İslam'ı dayattığı iddiasıyla Lefkoşa'nın kuzeyinde büyük bir protesto düzenledi. Göstericiler “Kıbrıs laik kalacak” yazılı dövizler taşıyarak Ankara'nın müdahalelerine karşı çıktıklarını duyurdu.
Eğitimdeki tüzük değişikliğine tepkiler büyüyor
Protestolar, Kıbrıs Türk yetkililerin liselerde başörtüsüne izin vermesiyle başladı. Aynı zamanda diğer dinî sembollere yönelik kısıtlamaların devam etmesi, laiklik ilkesine aykırı bulundu. Öğretmen sendikaları ve sol partiler bu değişikliği, Türkiye’nin AK Parti yönetimiyle uyumlu şekilde siyasal İslam'ı yayma çabası olarak değerlendiriyor.
Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası Başkanı Selma Eylem, bu uygulamanın açık bir “toplum mühendisliği” adımı olduğunu savunarak, "Bu dayatma geri çekilene kadar mücadele edeceğiz" dedi. Eylem ayrıca konuyu Anayasa Mahkemesi'ne taşıdıklarını ve uzun soluklu bir hukuk mücadelesi başlattıklarını duyurdu.
Erdoğan’ın ziyareti öncesi dikkat çeken mesajlar
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kuzey Kıbrıs’a yapacağı ziyaretin hemen öncesine denk gelen protesto, bu adımı sadece laikliğe değil, doğrudan Türkiye’nin politik yönlendirmelerine karşı da bir mesaj olarak gündeme taşıdı.
Göstericiler, laik eğitimin hedef alınmasını yalnızca Türkiye-Kıbrıs ilişkisi açısından değil, evrensel demokratik değerler ve toplumsal özgürlükler açısından da tehlikeli bulduklarını belirtti.
Kıbrıs Harekatı'nın gölgesinde süren tartışmalar
1974’te gerçekleşen ve Türkiye’de “Kıbrıs Barış Harekâtı”, Yunanistan'da ise “Kıbrıs Türk İstilası” olarak anılan askeri müdahalenin ardından ada ikiye bölünmüştü. Bu tarihi sürecin etkisiyle Kıbrıs’ta laiklik, kimlik ve egemenlik gibi konular bugün hâlâ hassasiyetini koruyor.
Zürih ve Londra Antlaşmaları çerçevesinde Türkiye’nin garantörlük hakkı bulunsa da, eğitim ve kültür politikalarına müdahale edilmesi, Kıbrıslı Türkler tarafından giderek daha fazla eleştiriyle karşılanıyor. Gösteriler, adada siyasal İslam karşıtı toplumsal refleksin hâlâ güçlü olduğunu ortaya koyuyor.
