Feti Yıldız'dan Covid Yasası ve İnfaz Düzenlemesine Dair Kritik Açıklamalar
MHP'li Feti Yıldız, TBMM Adalet Komisyonu’nda Covid izni, infaz düzenlemeleri ve yargı paketiyle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Yeni düzenlemeler ve hukuki tartışmalar haberimizde.
Editor1
Feti Yıldız'dan Covid Yasası ve İnfaz Düzenlemesine Dair Kritik Açıklamalar
YEREL GÜNDEM / TÜRKİYE
10. Yargı Paketi’nde Cezaevleri ve İnfaz Sistemi Masaya Yatırıldı
TBMM Adalet Komisyonu'nda görüşmeleri süren Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi kapsamında MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Feti Yıldız önemli açıklamalarda bulundu. Kamuoyunda “10. Yargı Paketi” olarak bilinen teklif, cezaevlerindeki infaz sistemi, denetimli serbestlik, ikinci defa tekerrür uygulamaları ve Covid-19 izinleri gibi çok sayıda kritik konuyu gündeme taşıdı.
Cezaevlerinde Son Durum: 415 Bini Aşkın Mahkum ve Tutuklu
Feti Yıldız, komisyon toplantısında yaptığı konuşmada cezaevlerinde bugün itibarıyla 415 bin 732 kişinin bulunduğunu açıkladı. Bu sayının 358 bin 582’sini hükümlüler oluştururken, 57 binin üzerindeki kişi ise tutuklu statüsünde. Tutukluların oranının yüzde 15 olduğunu belirten Yıldız, iyi bir infaz rejimi olmadan ceza adaletinin sağlanamayacağını vurguladı.
“İnfaz Yasası Baştan Yazılmalı”
Mevcut infaz sisteminin karmaşık, yamalı ve anlaşılması güç bir yapıya büründüğünü ifade eden Yıldız, infaz yasasının insan onurunu temel alan, sade ve anlaşılır bir yapıya kavuşturulması gerektiğini belirtti. “Her iki yılda bir yapılan yamalarla infaz kanunu artık işlevselliğini kaybetmiştir. Ceza adaletini sağlamak için kanunlar sade, anlaşılır ve uzun vadeli olmalıdır” dedi.
Uygulamadaki Hatalara Dikkat Çekti
Genç ve tecrübesiz hakim ve savcıların infaz rejimi uygulamalarında ciddi hatalar yaptığına dikkat çeken Yıldız, müddetname hesaplamalarında yıllara varan farklılıklar oluştuğunu belirtti. İnfaz sürelerinin yanlış hesaplandığını ve bu durumun mahkumlar ve aileleri için ciddi mağduriyetlere yol açtığını söyledi.
Cezasızlık Algısı ve Denetimli Serbestlikte Değişiklik
Yıldız, denetimli serbestlik konusunda getirilen yeni düzenlemeye değinerek bazı hükümlülerin cezaevine “girdi-çıktı” şeklinde kısa süreli uğradığını ve bu durumun toplumda cezasızlık algısı oluşturduğunu ifade etti. Yeni düzenleme ile hükümlülerin en az beş gün cezaevinde kalmalarının zorunlu hale getirildiğini belirtti. “Bu gerekli miydi, tartışılır. Ancak toplumun vicdanını rahatlatmak açısından bir adım olarak değerlendirilmelidir” dedi.
İkinci Defa Tekerrür Uygulamasına Eleştiri
Yıldız, mevcut uygulamada küçük suçlar nedeniyle başlayan bir sabıka geçmişinin, sonraki süreçte ağır sonuçlara yol açabildiğini vurguladı. Özellikle ikinci defa tekerrür uygulamasında bir kişinin 600 liralık para cezasından sonra işlediği suçtan dolayı 20 yıl kapalı cezaevinde kalmak zorunda kalmasının hukuk ve vicdan açısından izah edilemez olduğunu söyledi.
Hasta ve Yaşlı Tutuklulara Özel Düzenlemeler
Feti Yıldız, hasta ve yaşlı tutuklular için getirilen özel infaz usullerini olumlu karşıladığını belirtti. 70 yaşını doldurmuş mahkumlar için cezanın 4 yıla, 75 yaş üstü için 5 yıla, 80 yaş üstü için ise daha fazla kolaylıklar sağlanmasının yerinde olduğunu ifade etti. Ayrıca doğum yapan kadınlar için ceza ertelenmesi süresinin 3 yıldan 5 yıla çıkarılmasının da sosyal bir ihtiyaç olduğunu vurguladı.
“Covid Yasası Henüz Tamamen Gündemden Çıkmış Değil”
Komisyon gündeminde en çok konuşulan konulardan biri de Covid-19 döneminde verilen izinlerle ilgili düzenlemelerdi. Feti Yıldız, “Covid iznindeki eşitsizlik konusu tamamen çıkarılmış değil. Derin bir analiz yapılması gerekiyor. Bu konudaki çalışmaların eylül-ekim dönemine kadar süreceğini öngörüyoruz” açıklamasında bulundu.
Covid-19 izniyle tahliye edilenlerin cezaevine dönüşü ve bu süreçte oluşan infaz eşitsizlikleri kamuoyunda sıkça eleştiriliyordu. Yıldız, bu alandaki eşitsizliklerin giderilmesi ve adalet duygusunun güçlendirilmesi için kapsamlı bir etki analizi gerektiğini ifade etti.
Hukukun Üstünlüğü ve Yargıya Saygı Çağrısı
Konuşmasının sonunda Anayasa’nın 138. maddesine atıfta bulunan Yıldız, devam eden yargı süreçlerine siyasi müdahalelerin hukuk devleti ilkesine zarar verdiğini ifade etti. “Yasama organı olarak bizler, görülmekte olan davalar hakkında beyanda bulunmaktan kaçınmalıyız. Hukuka güvenin yeniden tesis edilmesi için herkesin sorumluluk bilinciyle hareket etmesi gerekiyor” dedi.
Etki Analizi ve Yeni Düzenlemeler Eylül-Ekim Aylarına Bırakıldı
Covid izninin ve diğer infaz düzenlemelerinin etkisinin iyi analiz edilmesi gerektiğini belirten Yıldız, bu nedenle yeni düzenlemelerin eylül-ekim dönemine bırakıldığını söyledi. Komisyonun yaz boyunca bu konuda çalışmalarını sürdüreceği öğrenildi.
