Bediüzzaman Said Nursi'nin Kürt Meselesine Bakışı ve Çözüm Önerileri
Bu makale, Bediüzzaman Said Nursi’nin Kürt meselesine dair analizlerini ve çözüm önerilerini ele almaktadır. Osmanlı’nın son döneminden Cumhuriyet’e uzanan süreçte Kürt meselesinin kökenlerine ışık tutularak, Bediüzzaman’ın sunduğu eğitim ve toplumsal reform projeleri detaylandırılmıştır. Özellikle Medresetüzzehra projesi ve din kardeşliği vurgusu, toplumsal birlik için kritik unsurlar olarak öne çıkmaktadır.
Bediüzzaman Said Nursi'nin Kürt Meselesine Bakışı ve Çözüm Önerileri
ŞEHİTLER ÖLMEZ / TÜRKİYE
Osmanlı'dan Cumhuriyet'e uzanan süreçte, Türk ve Kürt halkları yüzyıllar boyunca ortak bir kaderi paylaşmış, ancak Batılı devletlerin emperyalist hesapları neticesinde bu birlikteliğini sürdürmekte zorluklar yaşamıştır. Bediüzzaman Said Nursi, 20. yüzyılın başlarından itibaren bu meseleye dair önemli tespitlerde bulunmuş ve çözüm önerileri sunmuştur. O, Kürt meselesinin emperyalist güçler tarafından tahrik edilen suni bir ayrılık olduğunu söylemiş ve bu bölünmeyi ortadan kaldırmak için çeşitli projeler geliştirmiştir.
Bediüzzaman’ın Teşhisleri: Kürt Meselesinin Kaynakları
Bediüzzaman'a göre, Kürt meselesi tarihsel olarak dini ve etnik bir mesele değil, emperyalist devletlerin Osmanlı topraklarını parçalama gayretinin bir parçasıdır. Osmanlı döneminde Türk ve Kürt halkları arasında bir ayrım olmadığını, bu iki topluluğun ortak tarih, vatan ve mefkûre ekseninde kaynaştığını vurgulamıştır. Ancak Cumhuriyet'in ilk dönemlerinde uygulanan sert milliyetçi politikalar ve dini değerlerin arka plana atılması, Türk-Kürt kardeşliğini zedelemiştir.
Bediüzzaman, Osmanlı'nın çöküşü sırasında ortaya çıkan siyasi Kürtçülük hareketlerine karşı çıkmış ve bu hareketlerin Kürt halkının çıkarlarına aykırı olduğunu söylemiştir. O, özellikle Kürt ağaları ve liderlerine hitaben, ayrılığın Kürt halkına felaket getireceğini belirtmiş, çözüm olarak da şu ilkeleri ortaya koymuştur:
-
Dini Kardeşlik: Türkler ve Kürtler, yüzyıllardır ortak bir dinin mensubu olarak kardeşçe yaşamışlardır. Aralarındaki en kuvvetli bağ, İslam’dır.
-
Eğitim ve Cehaletin Giderilmesi: Kürtlerin geri kalmışlığının temel sebebi cehalettir. Bu nedenle bölgede yaygın bir eğitim hamlesi gerçekleştirilmelidir.
-
Bölgeye Ekonomik Yatırım: Fakirlik ve ekonomik geri kalmışlık, bölgedeki huzursuzlukları körüklemektedir. Bu sebeple sanayi ve tarım alanında projeler geliştirilmelidir.
-
Devletle Uyumlu Hareket Etmek: Bediüzzaman, devlete karşı isyanın bir çözüm olmadığını vurgulamış ve Kürtleri devlete sadık kalmaya davet etmiştir.
Bediüzzaman’ın Çözüm Önerileri
Bediüzzaman’ın öne çıkardığı en büyük projelerden biri Medresetüzzehra adını verdiği eğitim projesidir. Bu proje, bölgede kurulacak büyük bir üniversite aracılığıyla cehaletin ortadan kaldırılmasını ve bölgenin ekonomik ve kültürel kalkınmasını amaçlamaktadır. Medresetüzzehra, hem dini hem de modern bilimleri içeren karma bir eğitim modeli sunmayı hedeflemektedir. Bediüzzaman, bu projesini II. Abdülhamid ve Sultan Reşad'a sunmuş, ancak savaşlar ve siyasi olaylar nedeniyle hayata geçirilememiştir.
Ayrıca Bediüzzaman, Kürtlerin ve Türklerin ortak tarihsel ve dini bağlarına vurgu yaparak şunları belirtmiştir:
-
"Müslümana kılıç çekmek caiz değildir."
-
"Dahilde silah kullanılmaz, düşman haricidir."
-
"Kürtlerin en büyük düşmanı cehalet, fakirlik ve ihtilaftır."
Bu ilkeler ışığında, bölgenin kalkınması için eğitim reformlarının hayata geçirilmesi, dini değerlerin bölge insanı ile devlet arasında birleştirici bir unsur olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurgulamıştır.
Sonuç
Bediüzzaman Said Nursi’nin Kürt meselesine dair sunduğu teşhisler ve çözüm önerileri, bugün hala önemini korumaktadır. O, dini ve kültürel birlikteliğin altını çizerek, bölge insanının cehaletten kurtarılması ve refaha kavuşturulmasıyla bölücülüğün önüne geçileceğini savunmuştur. Medresetüzzehra gibi projelerle bölgenin eğitim ve ekonomik altyapısının güçlendirilmesi, köklü bir çözüm için hayati öneme sahiptir. Bediüzzaman'ın ortaya koyduğu prensipler bugün de toplumsal barışın sağlanması adına dikkate alınmalıdır.













