Ali Babacan’dan Çarpıcı Siyasi Tahlil: 19 Mart, 28 Şubat’tan Farksız
DEVA Partisi lideri Ali Babacan, 19 Mart operasyonunu 28 Şubat’a benzetti, Erdoğan sonrası AK Parti’nin çökeceğini söyledi. Ekonomi, demokrasi, çözüm süreci ve siyasal meşruiyet başlıklarında çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
Editor1
Ali Babacan’dan Çarpıcı Siyasi Tahlil: “19 Mart, 28 Şubat’tan Farksız; Erdoğan Sonrası AK Parti Diye Bir Şey Kalmaz”
DEVA Lideri Babacan’dan Hem Erdoğan’a Açık Çağrı, Hem Muhalefete Strateji Uyarısı
YEREL GÜNDEM / ANKARA
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, son dönemin en çarpıcı ve uzun soluklu röportajlarından birinde hem ekonomik politikaları hem de Türkiye’nin demokratik geleceğine ilişkin dikkat çeken tespitlerde bulundu. Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a doğrudan seslenerek, “Artık bırakmalı ve Türkiye’nin demokratik geçişinin önünü açmalı” dedi.
19 Mart sürecini 28 Şubat ve 27 Nisan müdahalelerine benzeten Babacan, bu operasyonun AK Parti seçmeninin dahi vicdanında yer bulamadığını ve toplumun önemli bir kısmının "Bu kadar da olmaz" dediğini vurguladı. Ekrem İmamoğlu'na yönelik hukuki süreçleri “siyasi operasyon” olarak tanımlayan DEVA lideri, Türkiye’nin geleceği için barışçıl iktidar değişimlerine ihtiyaç duyulduğunu söyledi.
“Erdoğan Giderse AK Parti De Gider”
Babacan, AK Parti’nin Erdoğan sonrası dönemde ayakta kalamayacağını belirterek, “AK Parti demek Erdoğan demek. O bıraktığında geriye parti diye bir yapı kalmaz. Erdoğan başka güçlü siyasi figür bırakmadı. Hakan Fidan bile bunu toparlayamaz” dedi. Babacan’a göre Türkiye’de yeni bir siyaset dönemi, Erdoğan’ın sahneden çekilmesiyle başlayacak.
“Erdoğan’a Tavsiyem: Görevi Bırak ve Demokrasinin Önünü Aç”
Ali Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a kişisel bir çağrıda bulundu: “Kendi sağlığındayken bu görevi bırakması, demokrasinin önünü açması en doğru karar olur. Aksi takdirde tarihte sağlıklı bir iz bırakması mümkün olmayacak.” Babacan, Erdoğan’a yakınlığı olan isimlerin de artık içten içe bu gerçeği gördüğünü belirtti.
“19 Mart Operasyonu Kendi Gemisini Delmektir”
Ekrem İmamoğlu’na yönelik gözaltı ve dava sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Babacan, bu süreci bir darbe teşebbüsü olarak nitelendirdi. “28 Şubat bizim için neyse, 19 Mart da odur” diyen Babacan, Erdoğan’ın kendi siyasi rakiplerini tasfiye etmek için devletin kurumlarını araçsallaştırdığını öne sürdü: “Kendi gemisini deldi, cephaneyi iktidarını korumak için değil, gemiyi batırmak için kullandı.”
“AK Parti Seçmeninin Yarısı Bile Bu Süreci Doğru Bulmuyor”
Parti teşkilatları üzerinden yapılan saha çalışmaları ve araştırmalar neticesinde, AK Parti seçmeninin en az yarısının İmamoğlu operasyonunu yanlış bulduğunu söyleyen Babacan, bu tür müdahalelerin toplumsal barışı ve siyasi meşruiyeti zedelediğini belirtti.
“Altın Cinsinden Borçlanma Yanlıştır, KKM’ye 800 Milyar TL Ödendi”
Babacan, ekonomi başlıklarında da çarpıcı veriler paylaştı. Altın cinsinden borçlanmayı “çok tehlikeli” bulduğunu belirten Babacan, Kur Korumalı Mevduat için sadece 2023 yılında ödenen kur farkının 800 milyar lira olduğunu söyledi. “Bu parayı Merkez Bankası’na bastırıp ödettiler, enflasyonun en büyük nedeni bu” dedi.
“Erdoğan’ın Etrafındaki Menfaat Şebekesi Durdurur, Değişim İmkânsız Hale Gelir”
DEVA lideri, Erdoğan’ın etrafındaki çıkar ağlarının herhangi bir reform ya da değişime izin vermeyeceğini savundu. Cevdet Yılmaz ve Mehmet Şimşek’in elinin kolunun bağlı olduğunu, kritik alanlara müdahale edemediklerini ifade etti.
“AK Parti’den Neden Ayrıldım? Yolsuzluk ve Hukuksuzluk”
Erdoğan’ın ısrarına rağmen partiden ayrıldığını anlatan Babacan, ayrılık sebebinin sistematik yolsuzluk ve hukuksuzluk olduğunu vurguladı: “Ben ayrıldım çünkü hukuksuzluk ve yolsuzluk karşısında hiçbir şey yapılmadı. Siyasi etik yasasını, imar rant düzenlemelerini biz hazırladık ama rafta kaldı.”
“Medya Karartması En Büyük Mücadele Biçimleri”
Medya ambargosu uygulandığını açıkça dile getiren Babacan, “NTV'de ismim anılmasın diye talimat verilmiş. TRT’ye hiç davet edilmedim. Bu karartma korkudan kaynaklanıyor, çünkü insanlar ismimi duyduğunda güzel şeyler hatırlıyorlar” dedi.
“Seçimsiz İktidar Arayışı Başarısız Olur”
Babacan’a göre Erdoğan, seçimsiz iktidarda kalmaya çalışsa dahi bu çaba sonuçsuz kalır. “Meşruiyet sadece hukukla değil, toplumsal rıza ile sağlanır. Bu rıza kaybolursa iktidarın sürdürülebilirliği kalmaz” diye konuştu.
“DEVA’dan Geri Adım Yok”
Ali Babacan, DEVA’nın hem hükümete hem de diğer muhalefet partilerine mesafeli duruşunu sürdüreceğini vurguladı. “Her şeyi desteklemeyiz, ama doğru olanı da sırf iktidar önerdi diye reddetmeyiz” dedi. Barış süreci, Kürt sorunu ve genel af gibi başlıklarda “sorumluluk bilinciyle muhalefet yapıyoruz” ifadesini kullandı.
“Türkiye’nin Özgürlük Temelli Yeni Başarı Hikâyesi Yazılabilir”
Son olarak Türkiye’nin yeniden dünya çapında bir model ülke olabileceğini vurgulayan Babacan, “Nasıl 2008 krizinde ekonomiyle parmakla gösterilen bir ülke olduysak, bugün de demokrasi ve hukukla örnek olabiliriz. Türkiye’nin bu potansiyeli hâlâ var” dedi.
Kaynak: Cansu Çamlıbel / T24.com.tr
