Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile Kritik Görüşme: Yargı Reformu Gündemde
DEM Parti heyeti, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile yaptığı görüşmede AİHM ve AYM kararlarının uygulanması için HSK’nın aktif sorumluluk üstlenmesini talep etti. Gezi ve Kobani davaları ile hasta tutukluların durumu da gündeme geldi.

DEM Parti Heyeti, Adalet Bakanı Tunç'tan AİHM ve AYM Kararlarının Uygulanmasını Talep Etti
YEREL GÜNDEM / ANKARA
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile Kritik Görüşme: Yargı Reformu Gündemde
DEM Parti heyeti, geçtiğimiz hafta Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile gerçekleştirdiği görüşmede, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Anayasa Mahkemesi (AYM) kararlarının uygulanması konusunda önemli taleplerde bulundu. Heyet, Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun (HSK) bu konuda aktif sorumluluk üstlenmesi gerektiğini ifade etti.
Gezi ve Kobani Davaları da Gündeme Geldi
Görüşmeye DEM Parti Grup Başkanvekilleri Gülistan Kılıç Koçyiğit ve Sezai Temelli ile Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Türkdoğan katıldı. Medyascope'un haberine göre heyet, AİHM ve AYM kararlarının uygulanmamasının hukuk devleti ilkesine zarar verdiğini belirterek, Gezi ve Kobani davalarının yanı sıra hasta tutukluların durumuna da dikkat çekti.
Bakan Tunç'tan Olumlu Sinyaller
Görüşmede Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un, AİHM ve AYM kararlarının uygulanması konusunda olumlu bir yaklaşım sergilediği belirtildi. HSK'nın, Anayasa ve uluslararası hukuk normlarına bağlı kalarak kararların uygulanmasında daha aktif bir rol üstlenmesinin adalet sistemine duyulan güveni artıracağı vurgulandı.
HSK’ya Düşen Rol ve Yargı Reformu Tartışmaları
DEM Parti heyetinin önerisi doğrultusunda HSK'nın, özellikle tartışmalı davalarda bağımsız ve tarafsız yargı ilkesinin güçlendirilmesi için öncü adımlar atması gerektiği vurgulandı. Görüşmede, yargı reformu paketleri, bireysel başvuru hakkının güçlendirilmesi ve Anayasa Mahkemesi kararlarının bağlayıcılığı üzerine de değerlendirmeler yapıldı.
Süreç Nasıl Şekillenecek?
Bu görüşme, Türkiye'nin iç hukuk düzeni ile uluslararası hukuk standartları arasındaki uyumu güçlendirme çabalarının yeni bir aşamaya taşınabileceği beklentilerini doğurdu. Adalet Bakanlığı’nın, özellikle Gezi ve Kobani davaları gibi kamuoyunun yakından takip ettiği davalarla ilgili nasıl bir yaklaşım sergileyeceği merak konusu.