Kaybedenler Kulübü’nden Olmayalım da...
ünyada değişen güç dengeleri ve yeni jeopolitik hesaplar, Türkiye için kritik kararlar almayı zorunlu kılıyor. Trump’ın dış politika stratejisi, Suriye ve Ukrayna'daki gelişmelerle birlikte Türkiye'nin pozisyonunu yeniden şekillendirebilir.
Editor1
Kaybedenler Kulübü’nden Olmayalım da...
YEREL GÜNDEM / TÜRKiYE
Suriye, uzun yıllardır bölgesel siyaset ve güvenlik stratejilerinin odağında yer alıyor. Son olarak, Suriye’nin geçici Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara ile SDG Komutanı Mazlum Abdi arasında imzalanan ve PKK’nin silah bırakmasını öngören anlaşma bu eksende yeni bir gelişme olarak yorumlanıyor. Ancak bu anlaşmanın gerçekte ne kadar etkili olabileceği konusunda şüpheler var.
Yeni Düzene Doğru Bir Adım Mı?
Bölge siyasetinde ABD’nin etkisi büyük olmaya devam ederken, özellikle Donald Trump’ın tekrar ABD başkanı olmasıyla birlikte, uluslararası siyasetin yeniden şekillendiği gözlemleniyor. Trump, uluslararası kuralları yok sayan ve gücün her şeyin üzerinde olduğuna inanan bir yaklaşım sergiliyor. BM ve NATO gibi kuruluşların etkisini azaltmaya çalışırken, Rusya ile ilişkilerini güçlendirmeye çalışması dikkat çekiyor.
Trump’ın dış politika stratejisi, Avrupa’nın güvenlik dengelerini sarsarken, ABD'nin küresel liderliğini yeniden tanımlamaya yönelik adımlar içeriyor. Ukrayna ve Kanada üzerinden baskı kurarak, Atlantik ittifakının geleceğini şekillendirmeye çalışıyor. Parası Polonya tarafından ödenen Elon Musk’ın SpaceX sistemini Ukrayna için devre dışı bırakma tehdidi bile, bu yeni jeopolitik paradigmanın bir parçası olarak değerlendiriliyor.
Türkiye’nin Konumu ve Riskler
Türkiye, tarih boyunca küresel güçlerin mücadelesinde kritik bir bölge olarak konumlandı. Şu anki siyasi atmosferde de, hem ABD hem de Rusya ile ilişkilerini dengeleme politikaları izlemek zorunda. Suriye’deki yeni gelişmeler, Türkiye için hem fırsatlar hem de büyük riskler barındırıyor. PKK ve SDG ile ilgili yapılan anlaşmanın ne kadar uygulanabilir olduğu ve gerçekte Türkiye’nin güvenlik hassasiyetlerini ne ölçüede karşılayacağı tartışma konusu.
Trump’ın tekrar yükselişe geçmesi, ABD'nin geleneksel ittifaklarını yeniden sorgulamasına neden olabilir. Böyle bir durumda, Türkiye'nin jeopolitik konumunu koruması için dengeli bir strateji izlemesi kritik önem taşıyor.
Sonuç: Türkiye Kaybedenler Kulübü’ne Dahil Olmamalı
Dünyadaki güç dengeleri değişirken, Türkiye'nin doğru hamleleri yaparak kaybedenler kulübüne dahil olmaması gerekiyor. ABD ve Rusya'nın baskılarına karşı bağımsız bir dış politika izlenmesi şart. Suriye'deki gelişmeler, bölge siyaseti ve yeni dünya düzeni, Türkiye'nin daha dikkatli ve temkinli hareket etmesini zorunlu kılıyor.
Türkiye, Trump’ın şekillendirmeye çalıştığı düzenin bir parçası olmak yerine, kendi çıkarlarını gözeten bağımsız ve güçlü bir strateji izlemeli.
Kaynak: Fehmi Koru / Karar
