İzmir Körfezi'nde Balık Ölümleri Tartışması Büyüyor: Hükümet ve Belediye Karşı Karşıya
Hükümet ve Belediye Karşı Karşıya
Editor1
İzmir Körfezi'nde Balık Ölümleri Tartışması Büyüyor: Hükümet ve Belediye Karşı Karşıya
YEREL GÜNDEM / İZMİR
İzmir — İzmir Körfezi'nde 20 Ağustos'ta başlayan balık ölümleri sonrası, hükümet ve CHP'li İzmir Büyükşehir Belediyesi arasında başlayan tartışmalar giderek derinleşiyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, körfezdeki kirliliği incelemek için İzmir'e gelirken, balık ölümlerinden İzmir Büyükşehir Belediyesi'ni sorumlu tuttu.
Körfezdeki kirlilikle ilgili olarak İzmir Körfezi Koordinasyon Kurulu toplantısı düzenlendi ancak Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, yurt dışında olduğu için toplantıya katılmadı. Tugay, Bakan Kurum'u "siyaseti kutuplaşma malzemesi yapmakla" suçlayan bir yazılı açıklama yaptı.
"Körfez Ölüyor"
Toplantı öncesi açıklama yapan Bakan Kurum, İzmir Körfezi'nde yaşanan balık ölümlerinin büyük bir çevre felaketi olduğunu belirterek, "İzmir Körfezi’nin ekosistemi artık durma noktasına gelmiştir. İzmir Körfezi’miz ölmektedir. Bu hale gelmesinin sorumluları, görevdeyken hiçbir adım atmayanlardır" ifadelerini kullandı.
Ölü balıkların kıyıya vurmasının ardından, İzmir Büyükşehir Belediyesi deniz araçları ile arıtma çalışmalarına başlamış, Çevre Bakanlığı ise inceleme başlatmıştı. Kurum, körfezdeki oksijen seviyesinin kritik seviyelere düştüğünü ve denizde yaşamın tehdit altında olduğunu vurguladı. "Körfezde oksijen seviyesi yer yer sıfıra düşmüş durumda. Bu, balıkların oksijensiz kalmasına ve ölümlerine yol açtı" dedi.
Belediyeye Yöneltilen Suçlamalar
Bakan Kurum, kirliliğin İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin hatalı politikalarından kaynaklandığını iddia ederek, belediyenin 2002 yılında tamamladığı Büyük Kanal Projesi'ni eleştirdi. Kurum, bu projenin yağmur suyu ve kanalizasyon şebekelerinin birleştirilmiş olmasından kaynaklı olarak denize daha fazla kirli su bırakıldığını belirtti. Ayrıca, Çiğli Atık Su Arıtma Tesisi'nin kapasitesinin yetersiz olduğunu ve düzgün işletilemediğini öne sürdü.
Bakan Kurum, "Son 5 yılda Büyükşehir Belediyesi'ne toplamda 6 milyon lira ceza kestik. Bu cezalar, arıtma tesislerinin düzgün işletilmemesinden kaynaklı olarak körfezin her geçen gün daha fazla kirlenmesi nedeniyle verildi" açıklamasında bulundu.
Tugay’dan Yanıt: "İzmir Körfezi'nin Kirliliği Kolektif Bir Problemdir"
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Bakan Kurum’un suçlamalarına yazılı bir açıklama ile yanıt verdi. Tugay, İzmir Körfezi'ndeki kirliliğin yalnızca belediyenin değil, tüm ilgili tarafların sorunu olduğunu belirterek, "İzmir Körfezi'ndeki kirlilik hepimizin problemidir ve kolektif bir çalışma ile çözülmesi gerekir" dedi. Tugay, ayrıca Çevre Bakanlığı'nın sorumluluğunu yerine getirmediğini iddia etti ve Körfez'deki kirliliğin kaynağı olan sanayi atıklarının denetlenmesinin Bakanlık yetkisinde olduğunu hatırlattı.
Tugay, toplantıya neden katılamadığına dair açıklamasında ise, "Yurt dışı görevim, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi kararıyla Sağlıklı Kentler Birliği toplantısında Türkiye’yi temsilen gerçekleşti. Bakanlığın bu durumdan haberi vardı" dedi ve Bakan Kurum’un açıklamalarını siyasetin kutuplaşma aracı olarak kullandığını savundu.
İzmir Körfezi'nde Çözüm İçin Ne Yapılmalı?
Başkan Tugay, körfezdeki kirliliğin çözümü için İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yol haritasının hazır olduğunu belirterek, hükümete iş birliği çağrısında bulundu. Tugay, "Yeter ki bu meseleyi sadece İzmir’in değil, Türkiye’nin acil meselelerinden biri olarak görelim. Birbirimizi suçlamaktan vazgeçelim" dedi. Balık ölümlerinin, plankton patlaması olarak bilinen mikroorganizmaların çoğalmasından kaynaklandığını düşündüklerini de ekledi.
Tugay ayrıca, Çiğli Atık Su Arıtma Tesisi ile ilgili yapılan eleştirileri reddederek, belediye bünyesindeki arıtma tesislerinde bir sorun olmadığını belirtti. “Son 5 ay içinde arıtma tesislerinde herhangi bir anormallik yaşanmadı" dedi.
Tartışma Siyaset Üzerine mi Kurulu?
İzmir Körfezi'ndeki balık ölümleri çevresel bir kriz olsa da, tartışmaların siyasi bir zeminde yürüdüğü gözleniyor. Hükümet ve İzmir Büyükşehir Belediyesi arasındaki karşılıklı suçlamalar, yerel yönetimlerin ve merkezi hükümetin çevre sorunlarını nasıl yönettiği konusunda ciddi soru işaretleri doğuruyor. Her iki taraf da bu durumu siyasi bir malzeme olarak kullanmakla suçlanıyor.
Sonuç olarak, İzmir Körfezi'ndeki balık ölümleri çevresel bir sorunun ötesine geçmiş durumda. Çevre kirliliği ve ekosistem tahribatı gibi sorunlar, siyasetin ve kutuplaşmanın gölgesinde çözümsüz kalma riskiyle karşı karşıya. Ancak uzmanlar, bu tür sorunların ancak iş birliği ve bütüncül bir yaklaşımla çözülebileceğine dikkat çekiyor.
