Reuters: “NATO Avrupa'nın savunmasında açıklar buldu”

Avrupa dişlerini gösterecek mi?

Reuters: “NATO Avrupa'nın savunmasında açıklar buldu”

Reuters: “NATO Avrupa'nın savunmasında açıklar buldu”

Ukrayna'daki savaş ve yaklaşan ABD başkanlık seçimleri bu ay Washington'da yapılan NATO zirvesine damgasını vurdu; ancak ittifakın askeri kurmayları kamuoyundan uzakta, Avrupa'nın zayıflayan savunmasını onarmanın devasa maliyetini değerlendirmeye odaklandılar.

NATO liderleri geçen yıl, Rusya'nın saldırganlığından duyulan korkunun arttığı bir ortamda, savunma kabiliyetlerinin son 30 yıldaki en büyük revizyonuna yönelik planlar üzerinde anlaştılar.

Adının açıklanmaması kaydıyla Reuters haber ajansına konuşan bir askeri yetkiliye göre, o zamandan beri bu planları gerçekleştirmek için, geçen haftalarda ulusal hükümetlere gönderilen asgari savunma gereksinimleri de inceleniyor.

Bu yetkili, asgari gerekliliklerin NATO ordularının kilit alanlardaki eksikliklerini detaylandırdığını ve bunların giderilmesinin kaç milyar Euro’ya mal olabileceğine dair kabaca bir fikir sunduğunu söyledi.

NATO bu gereksinimleri, savunma bakanlarının toplanacağı 2025 sonbaharına kadar Avrupa'nın savunması için tek tek, hükümetlere yönelik bağlayıcı hedeflere dönüştürmeyi amaçlıyor.

Acil ele alınması gereken altı alan ve maliyetler

Reuters'in gizli planlarla ilgili olarak Avrupa'dan 12 askeri ve sivil yetkiliyle yaptığı görüşmede 32 ülkeden oluşan ittifakın ele alınması gereken en acil altı alan belirlendi.

NATO yetkilileriyle yapılan görüşmelere göre bu alanlar arasında hava savunması, uzun menzilli füzelerdeki eksiklikler, asker sayısı, mühimmat, lojistik sıkıntılar ve savaş alanında güvenli dijital iletişim eksikliği yer alıyor.

Yetkililer güvenlik konularını daha rahat tartışabilmek için isimlerinin gizli kalması koşuluyla konuştular. NATO toplam maliyet konusunda kamuya açık bir tahminde bulunmadı.

Bulgular, Avrupalı kıdemli üye ülkeler arasındaki bütçe kısıtlamaları ve Rusya karşısındaki tutumunun ne kadar şahin olması gerektiği konusundaki farklılıklar nedeniyle NATO’nun birliğinin test edilebileceği bir dönemde hedeflerine ulaşmak için zorlu bir mücadeleyle karşı karşıya olduğunu gösteriyor.

Daha da önemlisi, bu yılki başkanlık seçimleri nedeniyle, NATO'nun önde gelen gücü ABD’nin, Avrupalı ortaklarını suçlayan ve ittifaka eleştirel yaklaşan eski Başkan Donald Trump tarafından yönetilmesi ihtimali var.

Trump'ın başkan yardımcısı adayı olarak Ukrayna'ya yardıma karşı çıkan ve NATO ortaklarını “sosyal yardım müşterileri” olarak eleştiren Senatör J.D. Vance'i seçmesi de bazı Avrupa başkentlerinde endişeye yol açtı.

9-11 Temmuz’daki Washington zirvesinde bazı Avrupalı siyasetçiler Kasım'daki seçimleri kim kazanırsa kazansın, kıtanın askeri harcamalarını arttırması gerekeceğini açıkça kabul etti.

İngiltere Savunma Bakanı John Healey zirve sırasında yaptığı açıklamada “Başkanlık seçimlerinin sonucu ne olursa olsun Amerika için önceliğin giderek Hint-Pasifik bölgesine kayacağını ve bu nedenle NATO'daki Avrupa ülkelerinin ağır yükün daha fazlasını üstlenmesi gerektiğini kabul etmemiz gerekiyor” dedi.

Reuters'ın sorularını yanıtlayan bir NATO yetkilisi, ittifak liderlerinin Washington'da birçok durumda eksikliklerin giderilmesi için gayrisafi yurtiçi hasılalarının yüzde 2'sinden daha fazla harcama yapılması gerektiği konusunda mutabık kaldıklarını söyledi. Yetkili, şu anda 23 üye ülkenin yüzde 2'lik asgari gereksinimi karşıladığını ya da aştığını kaydetti.

NATO yetkilisi, “ABD seçimlerinin sonucu ne olursa olsun, Avrupalı müttefiklerin savunma kabiliyetlerini, kuvvetlerinin hazırlık durumunu ve mühimmat stoklarını arttırmaya devam etmeleri gerekecek” dedi.

NATO, Soğuk Savaş'tan bu yana en yüksek alarm seviyesinde ve aralarında Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius'un da bulunduğu bazı yetkililer, Rusya'nın sınırlarına yönelik bir saldırısının beş yıl içinde gerçekleşebileceği uyarısında bulunuyor.

Analistlere göre, Rus ekonomisi halihazırda savaşa hazırlanırken, Avrupa hükümetleri birçokları için uzak bir ihtimal gibi görünen bir savaş için, hayat pahalılığından bunalan vergi mükelleflerinden savunma harcamalarına daha fazla para talep etmeleri halinde dirençle karşılaşabilir.

AB odaklı haber ve analiz hizmeti veren Eurointelligence 12 Temmuz tarihli bir notunda, “Özellikle politikacılar başka yerlerdeki kesintileri savunma bütçelerindeki artışla açıklamaya çalışırlarsa, siyasi bir tepkinin gerçekleşmesini bekleyebiliriz” dedi.

Avrupa savunması için takviye birlikler

Soğuk Savaş'ın sona ermesinden bu yana NATO'nun ilk ciddi revizyonu, Afganistan gibi daha uzak görevlerle geçen yılların ardından, ittifakı olası bir Rus saldırısına karşı Avrupa'nın savunmasına geri döndürecek.

Reuters daha önce NATO kurmaylarının, bir Rus saldırısına karşı koymak için 35- 50 takviye tugaya ihtiyaç duyacaklarına inandıklarını bildirmişti. Bir tugay 3 bin- 7 bin askerden oluşuyor ki bu da 105 bin- 350 bin arasında asker anlamına geliyor.

Kaynağa göre bu, örneğin; Almanya'nın 3-5 takviye tugaya ya da 20 bin- 30 bin muharip birliğe ihtiyaç duyacağı anlamına geliyor ki bu da Berlin'in şu anda donatmaya çalıştığı üç tümene ek olarak bir tümen daha demek.

Almanya Savunma Bakanlığı gizli planlar hakkında yorum yapmayı reddetti.

Amerikalı yetkililer gibi, aralarında İngiltere Savunma Bakanı Healey'nin de bulunduğu pek çok Avrupalı siyasetçi ve yetkili de savunma harcamalarının ittifakın mevcut hedefi yüzde 2’yi aşması gerektiğini söylüyor.

Avrupa'nın en şahin hükümetlerinden biri olan Estonya'nın savunma politikasından sorumlu müsteşarı Tuuli Duneton, Washington'daki toplantı öncesinde 2 Temmuz'da internet üzerinden verdiği brifingde, gelecek yılki NATO zirvesinde harcama hedefinin yüzde 2,5 ya da yüzde 3'e çıkarılmasının tartışılmasını önerdi.

ABD, NATO operasyonlarına açık ara en büyük katkıyı yapan ülke konumunda. Haziran ayında yayınlanan NATO tahminlerine göre, ABD 2024 yılında savunma için 967,7 milyar dolar harcayacak ve bu rakam 97,7 milyar dolarla en fazla harcama yapan ikinci ülke olan Almanya'nın yaklaşık 10 katı.

NATO'nun 2024 yılı için toplam askeri harcamalarının 1 trilyon 474 milyar dolar olacağı tahmin ediliyor.

ABD Savunma Bakanlığı Sözcüsü Yarbay Charlie Dietz, ABD'nin Avrupalı müttefiklerinin savunma harcamalarını yüzde 2 hedefine yükseltme çabalarını desteklediğini ve bütçelerini arttırma konusunda önemli ilerleme kaydettiklerini belirtti.

Dietz, “NATO'nun bölgesel savunma planları ittifak genelinde hazırlık ve esnekliğin arttırılmasını içeriyor. Bu çabalara önemli ölçüde katkıda bulunmaya kararlıyız” dedi.

Reuters'a konuşan bir güvenlik kaynağı, yeni savunma planlarına göre Almanya'nın üsleri, limanları ve şiddetli bir gerilim ya da savaş durumunda doğu kanadına giderken ülkeden geçmesi beklenen 100 binden fazla askeri korumak için, hava savunma sistemlerini dört katına çıkarması gerekeceğini söyledi. Hava savunması, sadece Patriot bataryalarını değil, daha kısa menzilli sistemleri de içeriyor.

Almanya, Soğuk Savaş sırasında NATO'nun cephe ülkesiyken 36 Patriot hava savunma birimine sahipti ve o zaman bile NATO müttefiklerinin desteğine güveniyordu.

2022'deki Rus işgalinden bu yana Ukrayna'ya üç Patriot bağışlayan Almanya’nın elinde 9 Patriot sistemi kaldı ve bu sayıyı arttırması gerekiyor.

Bunun maliyeti de epey yüksek. Berlin, 1,35 milyar Euro’ya mal olacak dört Patriot ünitesi sipariş etti.

Almanya, 2025 yılında Ukrayna'ya yapacağı askeri yardımı ise yarıya indirmeyi planlıyor. Bu, Avrupa'nın en büyük ekonomisini halihazırda zorlayan bütçe sorunlarının bir işareti.

Reuters'ın haberine göre Berlin bunun yerine Ukrayna'nın askeri ihtiyaçlarının büyük bir kısmını G-7 ülkeleri tarafından onaylanan dondurulmuş Rus varlıklarının gelirlerinden elde edilecek 50 milyar dolarlık krediyle karşılayabileceğini umuyor.

Avrupa dişlerini gösterecek mi?

Üst düzey bir NATO yetkilisi, lojistik planlama sorumlularının, bir ikmal hattı boyunca birliklere gıda, yakıt ve suyun nasıl taşınacağı üzerinde çalıştıklarını söylerken, ikinci bir yetkili yaralı birliklerin ve savaş esirlerinin cepheden geri getirilmesinin organize edilmesi gerektiğine işaret etti.

“Haritaları müttefiklerle birlikte en ince ayrıntısına kadar geliştiriyorlar” diyen yetkili, örneğin; köprülerin ağır askeri yükleri taşıyacak kadar sağlam olduğundan emin olduklarını kaydetti.

Bir başka askeri planlama kaynağı ise düşman kuvvetlerinin Almanya'nın güneybatısındaki Ramstein'da bulunan ABD hava üssünü ya da NATO kuvvetlerinin Polonya'ya giderken geçeceği Bremerhaven gibi Kuzey Denizi limanlarını hedef alabileceği bir senaryo çizdi.

Soğuk Savaş sırasında on binlerce NATO ve Sovyet askeri doğrudan Almanya'nın iç sınırında karşı karşıya gelirken, bugün asker konuşlandırmak, herhangi bir çatışmanın cephe hattının daha doğuda olması nedeniyle daha uzun sürebilir. Reuters’ın konuştuğu ilk askeri kaynağa göre siyasi bir karar alma süresi dahil, konuşlandırma 60 günü bulabilir.

Avrupa'da tankları taşımak için yeterli demiryolu kapasitesi yok ve demiryolu ölçüleri Almanya ile eski Sovyet Baltık ülkeleri arasında farklılık gösteriyor; bu da silah ve teçhizatın farklı trenlere yüklenmesi gerekeceği anlamına geliyor.

Reuters'a konuşan ilk NATO kaynağı, örneğin; Polonya'daki olası konuşlanmaları etkileyebilecek, demiryolu makaslarını bozabilecek ve doğuya doğru asker hareketlerini durdurabilecek bir bilgisayar korsanlığı saldırısına karşı korunmak için, siber savunmaların güçlendirilmesi gerektiğine de dikkat çekti.

Bu da hızlı karar almayı ve yakın bir Rus saldırısına işaret eden göstergelerin güvenilir listesinin yapılmasını gerekli kılıyor.

Aynı kaynak, daha fazla ayrıntı vermeksizin, planlama kurmaylarının, Rusya'nın tam kapsamlı bir işgalinin habercisi olabilecek çift haneli sayıda erken uyarı göstergesini netleştirdiklerini söyledi.

Planlama kaynağı, Avrupa'nın caydırıcı bir unsur olarak gerektiğinde Rus askeri hareketlerine karşılık vermek üzere “dişlerini göstermeye” ve savaşa hazır birliklerini potansiyel cephe hattına doğru harekete geçirmeye hazır olması gerektiğini, ancak aynı zamanda gerilimin bir savaşa dönüşmesi halinde mücadeleyi anında başlatmaya da muktedir olması gerektiğini söyledi.

voa