Uluköy: Beşbin Beş Yüz Yıllık Tarihin İzinde
Beşbin Beş Yüz Yıllık Tarihiyle Uluköy'ün Efsanevi Alpereni: Ergüneş Baba
YUSUF İNAN / YEREL GÜNDEM / İZMİR
Uluköy: Beşbin Beş Yüz Yıllık Tarihin İzinde
İZMİR - Taşova’nın en eski yerleşim yeri olan Uluköy, geçmişi binlerce yıl öncesine dayanan köklü bir beldedir. Tarihi ismi Sonusa olan Uluköy, Taşova ilçe olmadan önce Sonusa bucağına bağlı bir yerleşim yeriydi. Ancak Sonusa’nın ilçe olma teklifini kabul etmemesi üzerine Taşova ilçe yapılmış ve Sonusa, 1962 yılında Uluköy adını alarak köy statüsüne dönüşmüştür.
1958 yılında belediye teşkilatı kurulan Uluköy, 2014 yılına kadar belediye statüsünü korumuş ancak daha sonra yeniden köy statüsüne geçmiştir. Taşova’ya sadece 10 kilometre uzaklıkta yer alan Uluköy, soğanıyla meşhurdur ve bu ürün, köyün simgesi haline gelmiştir.
Tarihi Değerleri: Sinanpaşa Hamamı ve Kurşunlu Cami
Köy, tarihi yapılarıyla da dikkat çeker. Günümüze kadar varlığını sürdüren Sinanpaşa Hamamı köyün kültürel miraslarından biri olarak ayakta kalmaya devam ediyor. Ancak, bir dönem köyün en önemli yapılarından biri olan Kurşunlu Cami ne yazık ki yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Bu iki yapı, Uluköy’ün tarihi zenginliklerinin birer simgesi olarak hafızalarda yer etmektedir.
Azalan Nüfus ve Tarihi Birikim
1985 yılında 2.888 olan nüfus, günümüzde 962’ye kadar gerilemiş durumda. Buna rağmen, Uluköy, Taşova’nın en büyük yerleşim birimlerinden biri olarak önemini korumaya devam ediyor. Beldede yaşayan halk, tarihine ve geleneklerine bağlı kalarak, köy yaşamını sürdürüyor.
Kültürel Tanıtım: "SehirdekiKöylü05" ile Uluköy
Köyün kültürel değerlerini tanıtmak amacıyla Selman Yılmaz ve Merve Yılmaz’ın hazırladığı “SehirdekiKöylü05” isimli YouTube kanalı, her hafta Cumartesi günü Taşova’nın köy ve yaylalarını tanıtan videolar yayımlamaya devam ediyor. Bu hafta Uluköy’ün tarihi ve kültürel mirası bu platformda izleyicilerle buluşuyor, köyün tarihi ve doğal güzellikleri bu videolar aracılığıyla geniş kitlelere ulaşıyor.
Uluköy’ün Geleceği ve Tarihe Saygı
Uluköy, köklü geçmişi, tarımsal zenginlikleri ve tarihi yapılarıyla Taşova’nın en önemli yerleşim yerlerinden biri olarak dikkat çekiyor. Köyün muhtarı Murat Gündüz, bu tarihi mirası koruma ve geleceğe aktarma konusunda büyük sorumluluk taşıyor. Uluköy’ün tarihi dokusunun ve kültürel mirasının gelecek nesillere aktarılması için yerel yönetimler ve halkın çabaları büyük önem taşıyor.
Uluköy, binlerce yıllık tarihiyle hem Taşova hem de Türkiye’nin kültürel bir hazinesi olmaya devam ediyor.
Beşbin Beş Yüz Yıllık Tarihiyle Uluköy'ün Efsanevi Alpereni: Ergüneş Baba
Taşova’nın en eski yerleşim yerlerinden biri olan Uluköy, tarihi dokusuyla dikkat çekerken, manevi mirasıyla da öne çıkıyor. Köy, sadece soğanıyla değil, aynı zamanda tarihin derinliklerinden günümüze ulaşan Ergüneş Baba’nın manevi varlığıyla da anılmaktadır. Ergüneş Baba, Uluköy’ün kuzeyindeki yüksek bir tepe üzerinde, kaya içine oyulmuş çilehanesi, kabri ve namazgahı ile ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor.
Ergüneş Baba: Alperen ve Derviş
Tarihi kaynaklara göre, Ergüneş Baba, Seyyid Bali Ergonaş ya da Ergubaş Baba olarak da bilinir. Horasan’dan gelen Türk dervişleri arasında yer alan bu manevi lider, 12 İmam soyundan olup, Hoca Ahmet Yesevi’nin dergahında yetişmiştir. Anadolu’nun İslamlaşması sürecinde önemli bir rol oynayan Ergüneş Baba, bölgeye yerleşerek, hem dini tebliğ etmiş hem de Anadolu’nun fethi için altyapı oluşturmuştur.
Ergüneş Baba’nın yaşadığı dönemde, Taşova ve çevresi büyük oranda Rum köylerinden oluşuyordu. Rivayetlere göre, Rumlar Kelkit ile Yeşilırmak’ın birleştiği Boğazkesen’de bir set inşa ederek Türk köylerini sular altında bırakmak istemiştir. Halkın yardım talebi üzerine Ergüneş Baba, kılıcını çekerek bu bendi yıkmış ve Rumları durdurmuştur. İslam’a davet ettiği Rumlar arasında İslam’ı kabul edenler kurtulurken, kabul etmeyenler ise savaşta öldürülmüştür. Bu olay sonrası, Fatih Sultan Mehmet tarafından ödüllendirilen Ergüneş Baba’ya 70 köy ihsan edilmiştir.
Menkıbeler ve Kerametler
Ergüneş Baba, sadece savaş meydanındaki başarılarıyla değil, aynı zamanda gösterdiği kerametlerle de halk arasında derin bir saygı kazanmıştır. Halk arasında anlatılan menkıbelere göre, Ergüneş Baba, bir mısır tarlasında ekinlere zarar vermeden namazını kılarak veliliğini kanıtlamıştır. Bir başka kerametinde ise belinden çıkardığı kılıcıyla dev bir kayaya vurmuş ve kayanın içinden bir mescit çıkmıştır.
Ergüneş Baba Türbesi ve Namazgahı
Ergüneş Baba’nın kabri, namazgahı ve çilehanesi, Uluköy’ün kuzeyinde, tarihi İpek Yolu’na hakim bir tepede yer alır. Bu tepe, Ergüneş Baba’nın manevi ve stratejik önemini yansıtan bir konumdadır. Mezarı, devşirme malzemelerle çevrili olup, açık alanda ziyaretçilerini karşılar. Mezarın yakınında yer alan açık namazgah ve küçük bir mescit ise Ergüneş Baba’nın manevi mirasının birer sembolüdür.
1991 yılında SİT alanı olarak tescillenen bu tarihi mekan, Uluköy’ün manevi zenginliğini korumakta ve ziyaretçilere tarihi bir yolculuk sunmaktadır.
Ergüneş Baba’nın Mirası
Bugün hala Uluköy’de yaşayan Ergüneş Baba efsanesi, köyün ruhunu ve kimliğini şekillendiren önemli bir unsurdur. Bölgedeki ziyaretçiler, sadece köyün doğal güzelliklerini değil, aynı zamanda bu manevi liderin izlerini takip ederek geçmişe tanıklık etmektedir. Ergüneş Baba’nın tarih boyunca halkın yanında duruşu, bugün de köyün kültürel ve dini değerlerinde yaşamaya devam ediyor.
Uluköy'ün Evliyası: Ergüneş Baba ve İzzet İnan’ın Rüyası
Amasya'nın Taşova ilçesine bağlı Uluköy, tarih boyunca birçok manevi liderin iz bıraktığı bir yer olarak bilinir. Köydeki en önemli simalardan biri de, Ergüneş Baba’dır. Ergüneş Baba, manevi gücü ve kerametleriyle tanınan bir alperendir ve yıllar boyunca köyde yaşayanlar tarafından saygı ve sevgiyle anılmaktadır. Onun türbesi ve tekkesi ise, ziyaretçilerine huzur veren kutsal bir mekan olarak kabul edilir.
FOTO: İzzet İnan Ergüneş Baba'nın mezarında dua ediyor...
1950’li yıllara gelindiğinde, Ergüneş Baba’nın tekkesi zamana yenik düşmüş, harap bir hale gelmişti. İşte tam bu dönemde İzzet İnan isimli öksüz bir köylü, rüyasında olağanüstü bir olayla karşılaştı. Ergüneş Baba’nın ruhani varlığı, ona defalarca göründü ve aynı isteği dile getirdi: “Tekkemin onarılması gerekiyor, onu yeniden aç.” İzzet İnan, rüyasında bu isteği üç kez gördükten sonra, içindeki şüphe ve tereddütlere rağmen bu mesajın doğruluğuna inandı. Ancak bir sorun vardı: Maddi imkanları kısıtlıydı ve sadece bir çift öküzü vardı. Ergüneş Baba'dan gelen mesaj ise açıktı: “Öküzleri sat, bir dükkan aç ve bu geliri tekkemi onarmak için kullan.”
İzzet İnan, büyük bir fedakarlıkla çift sürdüğü öküzlerini sattı ve bir bakkal dükkanı açtı. Bakkalın kazancıyla, zamanla köyde harap durumda olan Ergüneş Baba Tekkesi’nin ilk onarımını gerçekleştirdi. Bu olay, Uluköy halkı arasında Ergüneş Babanın kerameti olarak anlatılır ve hala köyde saygıyla anılır.
Ergüneş Baba’nın Manevi Mirası
Ergüneş Baba, Horasan erenlerinden biri olarak, Türk-İslam dünyasında büyük bir öneme sahiptir. Hem dini hem de manevi liderlik yapmış, Anadolu’nun İslamlaşmasında önemli bir rol oynamıştır. Uluköy’deki tekkesi, onun manevi mirasını yaşatmaya devam ediyor. Ziyaretçilerine huzur veren bu kutsal mekan, 1952 yılında İzzet İnan’ın fedakarlığı sayesinde yeniden hayat buldu.
Hayırseverlerin Desteklerini Bekliyor
Günümüzde Ergüneş Baba Tekkesi, ziyaretçilerini ağırlamaya devam ederken, yeni bir restorasyon sürecine ihtiyaç duyuyor. Manevi değeri büyük olan bu yerin korunması ve gelecek nesillere aktarılması için hayırseverlerin desteği bekleniyor. Ergüneş Baba Tekkesi, sadece Uluköy için değil, tüm bölge için bir manevi hazine olarak kabul ediliyor ve bu hazinenin korunması için toplumun katkısı büyük önem taşıyor.
İzzet İnan’ın fedakarlığıyla yeniden canlanan bu kutsal mekan, hayırseverlerin desteğiyle daha da güçlenerek ayakta kalmayı sürdürebilir.
Ek Kaynaklar : Ahmet Günaydın / Tavosva.Gen.TR
What's Your Reaction?