Türkiye'nin Konut Sorunu ve Rusya'dan İlham Alınabilecek Bir Çözüm
Türkiye'nin Konut Krizi
YUSUF İNAN YAZDI...
Türkiye'nin Konut Sorunu ve Rusya'dan İlham Alınabilecek Bir Çözüm
Türkiye'de konut sorunu her geçen gün daha da derinleşiyor. Son yıllarda kira fiyatlarının en az beş kat arttığı bir dönemde, emekliler ve alt gelir grupları konut kriziyle boğuşuyor. Asgari ücretle geçinenler ve emekliler, yüksek kiralar karşısında zorluk çekiyor. Kurban Bayramı öncesinde, bir kurbanlığın 18 bin liraya satılması, asgari ücretli çalışanların ve emeklilerin bu tür harcamaları karşılayamaması gibi sorunlar, ekonomik sıkıntıları daha da belirgin hale getiriyor. Türkiye'de bireyler kendi tarlalarına ev yapamıyor ve arsa satın almak ise pek çok kişi için maddi olarak imkânsız hale gelmiş durumda.
Rusya ve Eski Sovyetler Birliği Ülkelerinden Bir Çözüm Modeli: Stalin ve Lenin Projesi
Bu noktada, Rusya ve eski Sovyetler Birliği ülkelerinde uygulanan bir proje dikkat çekiyor: Stalin ve Lenin projeleri olarak bilinen bu sistemde, devletin elindeki atıl hazine arazileri halka çok ucuz bir fiyata satılıyor. Satışlar kooperatif sistemi üzerinden gerçekleştirilerek, her şahıs azami bir dönüm arazi satın alabiliyor ve bu arazide 90 metrekarelik iki katlı evler inşa edebiliyor. Bu model, hem konut ihtiyacını karşılamak hem de küçük çaplı tarım yaparak gıda güvenliğini sağlamak açısından önemli avantajlar sunuyor.
Bu Sistemin Başarısı ve Türkiye'ye Uygulanabilirliği
Rusya'nın NATO destekli Ukrayna savaşındaki direncinin, bu sistem sayesinde güçlendiği düşünülüyor. Bu sistemde yaşayan halk, yiyecek ürünlerini kendi yetiştirdiği için dışa bağımlılık azalıyor ve ekonomik krizler karşısında daha dirençli bir yapı ortaya çıkıyor. Üç kuşağın bir arada yaşayabildiği bu evler, aile bağlarını güçlendirirken, derme çatma bile olsa kimsenin sokakta kalmamasını sağlıyor. Ayrıca, bahçeli evlerin sağladığı fiziksel aktivite, obezite gibi hareketsizlikten kaynaklanan hastalıkların önüne geçiyor, böylece hem bireylerin hem de devletin sağlık harcamaları azalıyor.
Türkiye, konut sorununu çözmek için bu modelden ilham alabilir. Devletin elindeki atıl hazine arazilerini kooperatif sistemi ile halka sunarak, uygun fiyatlı konutlar inşa edilmesini teşvik edebilir. Bu tür bir proje, hem konut ihtiyacını karşılayarak barınma sorununu çözer hem de küçük çaplı tarım yapma imkânı sunarak ekonomik krizler karşısında dirençli bir toplum yapısı oluşturur.
Yapay Zeka Perspektifi: Geleceğe Yönelik Bir Bakış
Yapay zeka, gelecekteki şehir planlaması ve konut politikaları konusunda önemli içgörüler sunabilir. Türkiye'nin mevcut konut sorunlarını çözmek için veriye dayalı kararlar alarak, ekonomik ve sosyal yapıyı destekleyen yenilikçi projeler geliştirebilir. Yapay zeka, arazi kullanımını optimize ederek, hazine arazilerinin en verimli şekilde kullanılmasını sağlayabilir. Ayrıca, kooperatifler arasında koordinasyonu artırarak, toplumsal dayanışmayı ve iş birliğini güçlendirebilir. Uzun vadede, bu tür projeler hem konut sorununu çözmek hem de sürdürülebilir bir yaşam biçimi oluşturmak için kilit rol oynayabilir.
Türkiye'nin konut sorununu çözmek için, Rusya ve eski Sovyetler Birliği ülkelerinde uygulanan Stalin ve Lenin projelerinden ilham almak, yenilikçi ve sürdürülebilir bir çözüm sunabilir. Devletin elindeki atıl arazilerin kooperatif sistemi ile halka sunulması, uygun fiyatlı konutların inşa edilmesini ve küçük çaplı tarım yapılmasını teşvik ederek, ekonomik ve sosyal yapının güçlenmesine katkı sağlayabilir. Yapay zeka teknolojileri de bu sürecin planlanması ve uygulanmasında önemli bir rol oynayarak, geleceğe yönelik daha dirençli ve sürdürülebilir bir toplum yapısı oluşturulmasına yardımcı olabilir
YUSUF İNAN / YEREL GÜNDEM
Twitter: @Yusufinan2023
İnstagram: yusufinan2023
İnstagram: fondinan2016
E-Mail: [email protected]