Sezgin Baran Korkmaz Olayı ve Devletin Dâhil Olduğu Şaşırtıcı Bağlantılar

Erdoğan ve Soylu'nun Dâhil Olması Ne Anlama Geliyor?

Sezgin Baran Korkmaz Olayı ve Devletin Dâhil Olduğu Şaşırtıcı Bağlantılar

Sezgin Baran Korkmaz Olayı ve Devletin Dâhil Olduğu Şaşırtıcı Bağlantılar

YEREL GÜNDEM / ANKARA

Fehmi Koru'nun Karar gazetesinde kaleme aldığı yazı, Türkiye'nin son dönemdeki en tartışmalı iş insanlarından biri olan Sezgin Baran Korkmaz (SBK) ve onun iş dünyasındaki ilişkilerinin devlet kademelerine nasıl taşındığını gözler önüne seriyor. Koru, SBK'nın Fatih Altaylı ile yaptığı mülakata dair önemli detayları paylaşarak, Türkiye'deki siyasi-ekonomik yapının derinliklerine iniyor.

Bir İş İnsanı ve Devlet Meselesi: Sezgin Baran Korkmaz'ın Anlattıkları

Sezgin Baran Korkmaz’ın, özellikle İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile olan bağlantısı ve bu ilişki üzerinden yaşananlar, Türkiye'de iş dünyası ve devlet kademeleri arasındaki yakın ilişkilerin ne denli karmaşık olduğunu gösteriyor. Korkmaz, bakan Soylu'nun kendisini, iş insanı İnan Kıraç'ın hisselerini bedavaya devretmesi için uyardığını ve bu durumun "devlet meselesi" olduğunu söylediğini belirtti.

Daha da ilginci, bu talimatın Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Soylu'ya verildiği iddiası. Erdoğan'ın, Adalet Bakanı Abdülhamid Gül’ü de görevlendirdiği, ancak Gül'ün "Adaletin alanına girmiyor" gerekçesiyle bu görevi kabul etmediği, bunun üzerine Soylu'nun devreye girdiği ifade ediliyor.

İnan Kıraç Kimdir?

Fehmi Koru’nun yazısında dikkat çektiği bir başka önemli nokta ise İnan Kıraç’ın AK Parti karşıtı duruşu. Koç Holding'de önemli bir konumda bulunmuş, siyasette ve iş dünyasında etkili bir figür olan Kıraç, AK Parti’ye karşı muhalif bir duruş sergilemiş biri olarak biliniyor. 12 Eylül 2010 referandumunda AK Parti'nin "Hayır" kampanyası için var gücüyle çalışmış, CHP’nin 2011 seçimlerinde AK Parti'yi devireceğine inanarak iddialara girmiş bir iş insanı olarak Kıraç, bugün neden AK Parti hükümeti tarafından destekleniyor sorusu kafaları karıştırıyor.

Erdoğan ve Soylu'nun Dâhil Olması Ne Anlama Geliyor?

Yeminli bir AK Parti karşıtı olduğu bilinen Kıraç’ın, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve İçişleri Bakanı Soylu’nun desteğiyle, SBK gibi bir isim üzerinden ticari bir anlaşmazlığını çözmeye çalışması, Fehmi Koru’ya göre oldukça şaşırtıcı. Bu tür ilişkiler, Türkiye'deki siyasi elitlerin iş dünyasıyla ne denli iç içe geçtiğini ve bu ilişkilerin nasıl devlet meselesi haline gelebildiğini gösteriyor.

Neden Bu Bir 'Devlet Meselesi' Olarak Görülüyor?

Fehmi Koru, bu durumun neden bir “devlet meselesi” olarak görüldüğüne dair önemli sorular soruyor. Kıraç gibi bir isim, neden AK Parti'nin en üst kademesinden bu denli destek alıyor? Ve Korkmaz gibi bir figür neden böylesine güçlü bir iş dünyası figürüne karşı savunmasız kalıyor? Bu sorular, Türkiye'deki iş dünyası ve siyasi yapıların karmaşık ilişkilerini daha da derinleştiriyor.

Sonuç: İş Dünyası ve Siyaset Arasında İnce Bir Çizgi

Fehmi Koru'nun yazısı, Türkiye'deki iş insanları ve devletin üst kademeleri arasındaki ilişkilerin ne denli karmaşık ve iç içe olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. Sezgin Baran Korkmaz’ın hikâyesi, Türkiye'de iş dünyasıyla siyaset arasındaki ince çizginin ne kadar kolay aşılabildiğini ve bunun ne tür sonuçlar doğurabileceğini gözler önüne seriyor.

Bu olay, Türkiye’de iş dünyası ve siyasetin birbiriyle nasıl bağlantılı olduğunu, devletin ticari anlaşmazlıkları çözmeye nasıl müdahil olabildiğini ve bu tür müdahalelerin hangi siyasi ya da ekonomik çıkarlar doğrultusunda yapıldığını sorgulatıyor.

www.yerelgundem.com