Rus Heyeti Tahran’da İran Cumhurbaşkanı ile Görüştü
Rusya ve İran, ekonomik ve savunma işbirliğini artırmak için kapsamlı bir anlaşmaya hazırlanıyor. Rus heyeti, Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan ile Tahran’da bir araya geldi.
Rus Heyeti Tahran’da İran Cumhurbaşkanı ile Görüştü
YEREL GÜNDEM / DÜNYA
Rusya ve İran, kapsamlı bir işbirliği anlaşmasına imza atmaya hazırlanırken, Rusya’dan gelen bir heyet İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile Tahran’da bir araya geldi. Görüşmede, iki ülke arasındaki ekonomik ve savunma alanındaki işbirliğini artırma konuları ele alındı.
İşbirliği Anlaşması ve Ziyaret Planları
İran basınına göre Rus heyeti, Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan’ı 2025 yılı başlarında Rusya’yı ziyaret etmeye davet etti. İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, iki taraf arasındaki kapsamlı işbirliği anlaşmasının Ocak ayında gerçekleşecek bir ziyaret sırasında imzalanacağını duyurdu.
Rusya-Ukrayna savaşının ardından Moskova, Kuzey Kore ve İran gibi ABD’ye karşıt ülkelerle ilişkilerini güçlendirmeye başladı. Bu bağlamda, İran ile yapılacak olan bu anlaşma iki ülkenin stratejik ortaklığını bir üst seviyeye taşıma hedefini taşıyor.
Ekonomik ve Savunma İşbirliği
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Ekim ayında yaptığı açıklamada Moskova ve Tahran’ın savunma alanında daha yakın işbirliğini içeren bir anlaşma imzalamayı planladığını belirtmişti. Rusya’dan Tahran’a giden heyete başbakan yardımcıları Aleksey Overchuk ve Vitali Savelev başkanlık ediyor.
Rus Interfax haber ajansına göre taraflar, İran ile Avrasya Ekonomik Birliği ülkeleri arasında bir serbest ticaret bölgesi kurulması yönündeki çalışmaları da ele aldı. Bu ekonomik işbirliği, iki ülke arasındaki ticari bağları güçlendirme amacı taşıyor.
ABD’nin Tepkileri ve Yaptırımlar
ABD, Eylül ayında İran’ı Ukrayna’daki savaşta kullanılmak üzere Rusya’ya balistik füzeler teslim etmekle suçladı ve bu teslimatlarda rol oynayan gemi ve şirketlere yaptırım uyguladı. Ancak Tahran, Moskova’ya füze sağladığı iddialarını reddetti.
Bu gelişmeler ışığında, İran ve Rusya arasındaki artan işbirliği, küresel güçler arasında yeni bir denge arayışının göstergesi olarak yorumlanıyor.