Prof. Dr. Yaşar’dan ‘Körfez’ çıkışı: Kimse iklimi suçlamasın; denizler S.O.S veriyor!

‘İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ İLE NE İLGİSİ VAR!’

Prof. Dr. Yaşar’dan ‘Körfez’ çıkışı: Kimse iklimi suçlamasın; denizler S.O.S veriyor!

Prof. Dr. Yaşar’dan ‘Körfez’ çıkışı: Kimse iklimi suçlamasın; denizler S.O.S veriyor!

İzmir Körfezi’ndeki kirlilik tartışmalarına bilimsel bir bakış açısıyla yaklaşan Prof. Dr. Doğan Yaşar, son 23 yılın en kirli döneminin yaşandığına dikkati çekerek “Kimse iklimi suçlamasın” dedi

Yağmur Daştan / EGE TELGRAF- İzmir’de ‘Körfez’ tartışmaları tam gaz sürüyor. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın ilgili üç noktadan aldığı numunelerden elde ettiği tetkikler sonucunda son 20 yılın en yoğun kirliliğinin yaşandığını açıklaması ve son günlerde de denizde görülen kırmızı renk bir kez daha dikkatleri İzmir Körfezi’ne çevirdi. Konuyla ilgili bir açıklama da iklim bilimci Prof. Dr. Doğan Yaşar’dan geldi.

‘SU KIPKIRMIZI DİBİ SİMSİYAH’

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Yaşar, “Şu anda baktığımızda Körfez, kıpkırmızı. Bakanlık araştırma yapmış, yerel yönetimlerin de araştırma yaptığı biliniyor. Ancak burada yapılması gereken bakanlık ve yerel yönetimin aynı anda su örneği alıp analiz etmesi... Gerçi Körfez’in kirli olduğunu anlamak için analize gerek yok. Su kıpkırmızı dibi ise simsiyah. ‘İlle de analiz’ diyorlarsa da o işin eşit şartlarda ve birlikte yapılması gerek. Eğer böyle bir yol izlenirse arada bu kadar büyük fark olmaz. Belediye suyu açıktan almış, bakanlık da kıyıdan almış olabilir. O nedenle arada çok büyük farklar çıkıyor” dedi.

‘İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ İLE NE İLGİSİ VAR!’

İzmir Körfezi’nin son 23 yılın en kirli dönemini yaşadığına da dikkati çeken Yaşar, Deniz anaları, deniz marulları bir bir patlıyor. Körfez’deki kırmızılığa ‘Plankton patlamaları’ diyorlar bunu da küresel iklim değişikliğine bağlıyorlar. Ne ilgisi var! Bunun tek nedeni kirlilik. Evet, sıcaklık plankton üretimini artırır ama kirlilik olmazsa bu durum yaşanmaz. Derelerden pis suyu Körfez’e iklimler mi gönderiyor? Derenin altını iklimler mi betonluyor? Körfez ciddi anlamda kirli. Çiğli Arıtma Tesisi’nden çıkan suyu neden tarıma vermiyorsunuz, aslında o çok değerli bir su. Yapmaları gereken hiçbir şeyi yapmıyorlar, arkasından suçu iklime atıyorlar. Dış körfezde ve orta körfezde bugüne kadar sorun yaşamadık, iç körfezde sıkıntımız var. Folik asitler, amonyum oranı yüksek bu da insan kirliliği demek. Kimse iklimi suçlamasın” ifadelerini kullandı.

‘ÜNİVERSİTELER İSYAN ETMELİ’

Son olarak “Denizlerimiz S.O.S veriyor. Fethiye’den Marmara’ya kadar ciddi sıkıntı var” sözleriyle devam eden Prof. Dr. Yaşar, “Bütün arıtmalar çalıştırılmalı, sübvanse edilmeli. İşimiz yoksa çok ama çok zor. Çiğli Arıtma Tesisi ve Narlıdere’de çalışmalar çok şahane başlamıştı ama ondan sonra bir anda çalışmalar durdu. Derelerin de altı betonlandığı için her şey bitti. Bilimsel olarak yapılması gerekenler yapılmıyor. Marmara’da müsilaj oldu, bitti, konuşulmuyor ama yine olacak. Çok dikkatli olmamız lazım. İzmir Körfezi’ne 700 milyon dolar verdik arıtma tesisleri için ama hala kokuyor, hala pis. Artık bir yerde bunu düşünmesi lazım, üniversitelerin de isyan etmesi lazım” diye konuştu.

Kaynak: EGE TELGRAF