Münih Güvenlik Konferansı’nda ikinci gün
Putin, İran ve Kuzey Kore'den yardım istemek zorunda kaldı.
Münih Güvenlik Konferansı’nda ikinci gün
BERLİN —
Ukrayna'ya verilen desteğin azalması, Orta Doğu'da süren savaş, transatlantik ilişkilerin geleceği. 60. Münih Güvenlik Konferansı’nın ikinci gününde de dünyanın güncel krizleri gündemi belirleyen konular oldu.
Konferansın sabah seansında konuşan Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, "Rusya efsanesini yok ettik" derken, "Rus silahlarının Batılı silahlardan daha iyi olmadığını kanıtladık. Gerçekte Rusya daha kötü durumda. Putin, İran ve Kuzey Kore'den yardım istemek zorunda kaldı. Avrupa artık toplumumuzun bir Atlantik toplumu olarak adlandırılabileceğini gösteriyor" dedi.
Son zamanlarda Ukrayna’nın yaşadığı silah sıkıntısının Rusya’yı yeniden güçlendirdiğini söyleyen Zelenski, "Özellikle topçu eksikliği ve uzun menzilli silahların eksikliği Putin'in mevcut savaş yoğunluğuna uyum sağlamasına olanak tanıyor" diye konuştu. Ordusunun cephane ve mühimmat sıkıntısı yaşamasının ardından Avdiivka şehrinden geri çekilmek zorunda kaldığını anlatan Ukrayna lideri, "Ukrayna'ya savaşın ne zaman biteceğini sormayın. Kendinize Putin'in hala aynı güçle savaşmaya nasıl devam edebildiğini sorun" dedi.
Rus muhalif siyasetçi Navalyni’nin ölümünü anımsatarak konuşmasına başlayan Almanya Başbakanı Olaf Scholz, "Rusya’da özgürlük ve demokrasiyi savunan herkes hayatından endişe etmek durumunda" ifadesini kullandı. Dün Zelenski ile Berlin’de imzaladığı güvenlik anlaşmasına atıfta bulunan Scholz, "şimdi benzer anlaşmaların diğer Avrupa başkentlerinde de yapılması için acilen kampanya yürütmemiz gerekiyor" diye ekledi. Rusya‘nın savaş hedeflerinin hiçbirine ulaşamadığını öne süren Scholz, "Bu her şeyden önce Ukrayna silahlı kuvvetlerinin başarısıdır. Onların cesaretine son derece saygı duyuyoruz" dedi.
Orta Doğu'daki krize değinen Scholz, Filistin sorununa iki devletli bir çözüm bulunmasından yana olduğunu vurgularken "İsrail'in kendini savunma hakkı var. Aynı zamanda şunu da söylüyoruz: İnsani yardım Gazze'ye ulaşmalıdır. Bu savaşın yürütülme biçimi, uluslararası hukuka uygun olmalıdır. İki devletli çözüm yaratılmalıdır" ifadesini kullandı.
Bu arada Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ile ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken‘in konferans çerçevesinde dün akşam görüşme gerçekleştirdikleri öğrenildi. Kaynaklar, Wang Yi’nin görüşmede, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ile ABD Başkanı Joe Biden arasında Kasım ayında ABD'nin San Francisco kentinde gerçekleştirilen görüşmede alınan kararların hayata geçirilerek sağlam, istikrarlı ve sürdürülebilir ikili ilişkiler geliştirilmesi gerektiğinin altını çizdiğini aktardı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller yaptığı açıklamada, "İki taraf, açık iletişim hatlarını sürdürme ve ilişkilerdeki rekabeti sorumlu bir şekilde yönetme yönünde devam eden çabaların bir parçası olarak bir dizi ikili, bölgesel ve küresel konu hakkında samimi ve yapıcı bir görüşme gerçekleştirdi" dedi.
Miller, Blinken'in "iki Başkan tarafından Woodside Zirvesinde kaydedilen ilerlemenin, uyuşturucu karşıtı işbirliği ve askerden askere iletişim de dahil olmak üzere uygulanmaya devam edilmesinin" önemini vurguladığını söyledi. Sözcüye göre Blinken, ayrıca Tayvan Boğazı ve Güney Çin Denizi'nde barış ve istikrarın korunmasının önemini vurguladı ve bir dizi bölgesel ve meslektaşı ile küresel meseleyi ele aldı.
Hakan Fidan temaslarını sürdürüyor
Türk Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’da Münih’te temaslarını sürdürdü. Fidan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev’le biraraya geldi. Görüşmede, Aliyev’in Pazartesi günü Türkiye’ye yapacağı ziyaret gündemdeydi. Fidan, Aliyev’in ardından da ikili görüşme ve temaslarını sürdürdü. Fidan temasları çerçevesinde İtalya, İrlanda ve Karadağ dışişleri bakanlarıyla görüştü.
VOA
What's Your Reaction?