Hollanda Devlet Arşivi'nde Türkiye Merkez Bankası'nın Kuruluş Dosyasından 8 Nüsha Kayıp
Osmanlı ve Cumhuriyet Dönemlerinin Kilit İsimleri: Bayar, İnönü ve Vissering
Hollanda Devlet Arşivi'nde Türkiye Merkez Bankası'nın Kuruluş Dosyasından 8 Nüsha Kayıp
YEREL GÜNDEM / HOLLANDA
Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın kuruluş sürecine dair önemli belgelerin yer aldığı Hollanda Devlet Arşivi'nde, dosyaların bir kısmının kayıp olduğu ortaya çıktı. Araştırmacı Mehmet Tütüncü'nün titiz çalışmaları sonucunda, 10 nüshalık dosyanın yalnızca iki nüshasının bulunduğu ve geriye kalan sekiz nüshanın gizemli bir şekilde kaybolduğu belirlendi.
Vissering'in İhaneti: Gizli Rapor Alman Meslektaşına Sızdırıldı
Hollanda Merkez Bankası Başkanı Gerard Vissering'in, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın kurulması için hazırladığı gizli raporu, Almanya Merkez Bankası Başkanı Hjalmar Schacht'a sızdırdığı ortaya çıktı. Vissering, bu raporu Schacht’a gönderirken, raporun gizliliğini korumasını ve Türkiye hükümetine duyurmamasını özellikle rica etti. Bu ihanet, Türkiye’nin ekonomik bağımsızlığına yönelik ciddi bir tehdit oluşturmuş ve ülkenin uluslararası güvenilirliğine zarar vermiştir.
Osmanlı ve Cumhuriyet Dönemlerinin Kilit İsimleri: Bayar, İnönü ve Vissering
Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş yıllarında, merkez bankası oluşturma sürecinde İş Bankası Başkanı Celal Bayar, Başbakan İsmet İnönü ve Hollandalı uzman Gerard Vissering’in fikir ayrılıkları dikkat çekiyordu. Celal Bayar, Türkiye İş Bankası'nın Merkez Bankası'na dönüştürülmesini savunurken, İsmet İnönü ve Maliye Bakanı Abdülhalik Renda ise daha bağımsız bir merkez bankası kurulması gerektiğini savunuyordu. Bu fikir ayrılıkları, genç Cumhuriyet’in ekonomik politikalarının şekillenmesinde önemli rol oynadı.
Hollanda Devlet Arşivi’nde Kayıp Dosyalar ve Etik İhlaller
Hollanda Devlet Arşivi’nde yer alan bu dosyada, Vissering’in Türkiye’nin ekonomik durumuna dair hazırladığı raporun sekiz nüshasının kayıp olması, araştırmacıların dikkatini çekti. Ayrıca, Vissering’in raporu gizlice Almanya’ya sızdırması, etik ve profesyonel kuralların ihlali olarak değerlendiriliyor. Bu belgelerin gün yüzüne çıkması, Türkiye'nin ekonomik tarihine dair önemli bir gerçeği ortaya koydu.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın Kuruluşu
1928 yılında Türkiye’ye davet edilen Gerard Vissering, Türkiye İş Bankası’nın Merkez Bankası’na dönüştürülmesi için hazırladığı raporu sundu. Ancak, İsmet İnönü ve diğer hükümet yetkilileri, bağımsız bir merkez bankasının kurulmasının daha uygun olacağını düşündüler. Bu görüşmelerin sonucunda, 1930 yılında Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu kabul edildi ve banka, 3 Ekim 1931 tarihinde faaliyete geçti.
Türkiye Cumhuriyeti’nin ekonomik bağımsızlık yolunda attığı bu önemli adım, uluslararası danışmanların katkılarıyla şekillendi. Ancak, Vissering’in gizli raporu sızdırması, Türkiye’nin ekonomik bağımsızlığına yönelik ciddi bir ihanet olarak tarihe geçti. Bu olay, Türkiye’nin ekonomik politikalarının şekillendirilmesinde yaşanan zorlukları ve uluslararası ilişkilerde karşılaşılan etik sorunları gözler önüne seriyor.
*
Kaynak: İlhanKaracay.com