Dört Baraj ve Göletimizin Hikayesi: Kuraklık Tehlikesi Kapıda

Dört Baraj ve Göletimizin Hikayesi: Kuraklık Tehlikesi Kapıda

YEREL GÜNDEM / AMASYA

Bu yıl Türkiye, özellikle Eylül ayında tarihin en sıcak dönemlerinden birini yaşıyor. Mayıs ayından bu yana devam eden aşırı sıcaklar, baraj ve göletlerde ciddi su kayıplarına yol açtı. Çevremizdeki su kaynaklarının hızla azalması, gelecek yıllarda daha büyük sorunların habercisi olabilir. İşte dört önemli baraj ve göletimizin hikayesi ve karşı karşıya olduğumuz tehlike.

Gürsu Şehit Himmet Aydemir Göleti: 50 Yıllık Bir Rüyanın Suya Hasreti

1962 yılından beri Gürsu Köyü’nün hayalini kurduğu Sarıkaya Göleti, uzun yıllar süren uğraşlar sonucu 2015 yılında hizmete açıldı. Ancak, yıllardır bölge halkına mesire alanı ve sulama olanağı sağlayan bu gölet, su seviyesinin azalmasıyla kuruma tehlikesiyle karşı karşıya. Mayıs ayından bu yana süregelen aşırı sıcaklar ve yetersiz yağışlar göleti olumsuz etkiledi.

Çaydibi Kapıağzı Göleti: Bir Cumhurbaşkanı Sözü

Çaydibi köyü, 2002 yılında dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in talimatıyla sulama göletine kavuştu. Bamya üretimiyle tanınan köy, bu gölet sayesinde tarımda verimliliğini artırdı. Ancak bu yıl, sıcaklık ve kuraklık nedeniyle göletin su seviyesi alarm verici bir şekilde azaldı.

Uluköy Barajı: 40 Yıllık Hizmetin Sonunda Tehdit Altında

Uluköy Barajı, 1977 yılında inşa edilerek tam 1.300 hektarlık bir sulama sahasına 40 yılı aşkın süredir hizmet veriyor. Ancak, bu yaz barajın su seviyesi kritik bir eşiğe ulaştı. Piknik alanı olarak da kullanılan bu bölge, suyun azalmasıyla hem tarım hem de mesire alanı olarak işlevini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya.

Destek Barajı: İki Dereden Gelen Su Kurudu

1990 yılında Devlet Su İşleri tarafından inşa edilen Destek Barajı, Kanlı ve Tekeler derelerinden besleniyordu. Ancak bu yıl yaşanan şiddetli kuraklık, dereleri neredeyse tamamen kuruttu. Piknikçiler için serin bir kaçış noktası olan bu alan, suyun çekilmesiyle birlikte eski cazibesini yitirdi.

Su Kaynakları Tehlikede: Ne Yapmalı?

Türkiye, 2024 yılında son 40 yılın en sıcak Eylül ayını yaşıyor. Bu durum, su kaynaklarının hızla azalmasına neden olurken, baraj ve göletlerdeki düşüş tarım ve günlük yaşamı da doğrudan etkiliyor. Uzmanlar, küresel ısınma ve iklim değişikliğiyle birlikte su yönetimi ve tasarrufun her zamankinden daha önemli hale geldiğini belirtiyor.

Türkiye'nin dört bir yanında bulunan barajlar ve göletler, tarımsal üretim ve yaşam alanları için hayati önem taşıyor. Ancak mevcut durumda, su yönetiminde acil önlemler alınmazsa, gelecek yıllarda daha büyük su krizleriyle karşı karşıya kalabiliriz.

*

*

*

*

*

*

*

*

*

*

www.yerelgundem.com

Kaynak: Ahmet Günaydın / Tasova.Gen.Tr