Değişen Siyasi Dinamikler: AK Parti ve CHP'nin Yolları Kesişiyor
AK Parti ve CHP'nin Yolları Kesişiyor
Editor1
Değişen Siyasi Dinamikler: AK Parti ve CHP'nin Yolları Kesişiyor
YEREL GÜNDEM / ANKARA
Türk siyasetinde son yıllarda yaşanan değişim, iki büyük partinin yer değiştirdiği bir tabloyu ortaya koyuyor. Karar Gazetesi yazarı Fehmi Koru'nun kaleme aldığı analizde, AK Parti ve CHP'nin giderek birbirlerinin konumuna yaklaştığı belirtiliyor. Koru, AK Parti'nin kuruluş yıllarındaki özgürlükçü ve geniş tabanlı anlayışından uzaklaştığını, CHP'nin ise toplumun farklı kesimlerine hitap edebilen bir parti haline gelmeye çalıştığını vurguluyor.
AK Parti: Değişen Bir İktidar
2002 yılında, "muhtar bile olamaz" denilen lideri Recep Tayyip Erdoğan ile yola çıkan AK Parti, o dönem toplumun geniş kesimlerine hitap eden bir programla iktidara geldi. Başörtülü kadınlar, iş dünyası, akademisyenler ve bürokratlar, AK Parti'nin bu kapsayıcı yaklaşımını destekledi. İlk 11 yıllık iktidar döneminde, parti özgürlükçü politikalarıyla dikkat çekerken, zamanla bu çizgiden sapmaya başladı.
2010 yılındaki halkoylamasında elde ettiği %58'lik destekle önemli bir zafer kazanan AK Parti, daha sonra MHP ile yakınlaşarak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçti. Bu süreçte, parti içinde ve çevresinde yaşanan değişimler, AK Parti'nin kuruluş ilkelerinden uzaklaştığı eleştirilerini beraberinde getirdi.
Koru, AK Parti'nin bugün geldiği noktada, özgürlükçü söylemleriyle dikkat çeken Dilruba Kayserilioğlu'nun cezaevine gönderilmesi ve başörtülü Hüda Kaya'nın aynı kaderi paylaşması gibi örneklerle, partinin geçmişte savunduğu değerlere ters düştüğünü belirtiyor. Bu çelişkiler, AK Parti'nin eski çizgisinden ne kadar uzaklaştığını gözler önüne seriyor.
CHP: Değişim Rüzgarları Estiriyor
Öte yandan, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), geçmişte "statükocu" olarak nitelendirilen yapısından sıyrılma çabasında. Deniz Baykal dönemiyle başlayan değişim süreci, Kemal Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığı ile ivme kazandı. Kılıçdaroğlu, partinin kapılarını farklı kesimlere açarak, "helalleşme" ve toplumsal uzlaşı mesajlarıyla yeni bir CHP inşa etmeye çalıştı.
CHP'nin bu değişim sürecinde, "sağ" partilerin liderleriyle aynı masada buluşması, partinin klasik tabanını genişletme arayışının bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Koru'nun işaret ettiği Özgür Özel'in liderliğinde ise bu değişim daha da belirgin hale geliyor. Özel, CHP'yi daha önce oy vermeyeceği düşünülen kitlelere hitap edebilecek bir parti haline getirme çabasında.
Partiler Kavşakta
Fehmi Koru, AK Parti'nin eski CHP'ye benzemeye başladığını söylemek için henüz erken olduğunu, ancak CHP'nin 2002 yılının AK Partisi'ne benzer bir hale gelmeye başladığını öne sürüyor. Her iki parti de bugün kritik bir kavşakta bulunuyor. AK Parti, son döneminde kaybettiği seçmenleri geri kazanabilecek mi? CHP, yeni seçmenler kazanırken klasik tabanını kaybetmeden bu süreci başarıyla yönetebilecek mi? Bu soruların yanıtı, önümüzdeki seçimlerde şekillenecek.
Türkiye siyasetinde iki büyük partinin bu dönüşüm süreci, siyasetin dinamiklerini nasıl etkileyecek, zamanla görülecek. Ancak şimdiden, siyasetin rotasının değiştiğini söylemek mümkün.
